ANTALYA
GENEL
BİLGİLER
Yüzölçümü:
20.815 km²
Nüfus:
1.132.211 (1990)
İl
Trafik No: 07
Antalya sahip olduğu arkeolojik ve doğal güzellikler
sayesinde "Türk Rivierası" adını almıştır.
Deniz, güneş, tarih ve doğanın sihirli bir uyum içinde bütünleştiği Antalya,
Akdeniz'in en güzel ve temiz kıyılarına sahiptir. 630 km. uzunluğundaki Antalya
kıyıları boyunca, antik kentler, antik limanlar, anıt mezarlar, dantel gibi
koylar, kumsallar, yemyeşil ormanlar ve akarsular yer alır.
Palmiyelerle sıralanmış bulvarları, uluslararası ödül sahibi
marinası, geleneksel mimarisi ile şirin bir köşe oluşturan Kaleiçi
ve modern mekanları ile Türkiye'nin en önemli Turizm Merkezi olan Antalya, Aspendos Opera ve Bale Festivali, Uluslararası Plaj
Voleybolu, Triathlon, Golf Müsabakaları, Okçuluk,
Tenis, Kayak yarışmaları vb. etkinliklere, 1995 yılında açılan Antalya Kültür
Merkezi ile de plastik sanatlar, müzik, tiyatro, sergi gibi birçok kültürel ve
sanatsal etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır.
İLÇELER:
Antalya ilinin ilçeleri; Akseki, Alanya, Elmalı, Finike,
Gazipaşa, Gündoğmuş, İbradı, Kale, Kaş, Kemer,
Korkuteli, Kumluca, Manavgat ve Serik'tir.
Akseki:
Alanya'dan sonra Antalya ilinin en eski ilçesi olan Akseki Torosların
yapısına uygun engebeli ve dağlık bir görünüme sahiptir.
Antalya ili ve çevresinde son yıllarda görülen turizm
alanındaki gelişmelere paralel olarak, Akseki ilçesinde turizm faaliyetleri
gelişmektedir. Avcıların ve turistlerin uğrak yeri olan Akseki, "KARDELEN
ÇİÇEĞİ' nin ana yurdudur. Kış aylarında Kardelen
Çiçeğini görmek için yerli ve yabancı turistler ilçeyi ziyaret eder.Giden
Gelmez Dağları, dağ keçisi koruma ve av sahası avcıların ücretli olarak devamlı
avlanacağı yer olup, Sinan hoca ve Gümüşdamla
köylerinde kurulan alabalık üretme tesisleri avcıların ve turistlerin uğrak
yerleri arasındadır.
Göktepe
Yaylası, Çimi Yaylası, Irmak Vadisi son aylarda keşfedilen 340 metre
derinliğindeki Bucakalan Mağarası, ilçe merkezindeki
Ulu Camii ve Medresesi görülmeye değer diğer eserlerdir.
Elmalı:
Likya bölgesi içerisinde yer alan Elmalı'nın kesin
kuruluş tarihi bilinmemektedir. Doğuda Semahöyük
yakınlarında Karataş'ta, batıda Beyler Köyü
yakınındaki Beyler köyünde yapılan kazılar bölgenin bronz çağından bu yana
iskan edildiğini göstermektedir.
Höyükler:
Şehre bağlı köylerde üç höyük bulunmaktadır. Bunlardan ilki şehrin batısındaki Müğren Köyü'ndeki höyüktür. Arkeolojik yüzey araştırmaları
burada çeşitli uygarlıklara ait izler olduğunu göstermektedir. Yine batıda Semahöyük Köyü'nde bulunan ikinci höyüğün üstünde Osmanlı
ve Türk mezarlığı bulunduğu için bugüne kadar araştırma yapılmamıştır. Üçüncü
ve en büyük höyük ise şehrin güneyinde, Elmalı - Kaş yolu üzerinde, Beyler
Köyündeki Beyler Höyüğüdür. Bu höyükte yapılan kazılarda, bronz çağından bu
yana devamlı bir yerleşimin izleri görülmektedir. Kazılarda çıkarılan
arkeolojik buluntular Antalya Müzesi'nde sergilenmektedir.
Tümülüsler:
Şehrin doğusunda, Elmalı'ya 6 km. uzaklıktaki Bayındır Köyü yakınlarındadır.
Yan yana duran birkaç tümülüsten birinde yapılan
kazılarda M.Ö. 7. yy.a ait buluntulara rastlanmıştır. Antalya Müzesi'nin özel
bir bölümünde sergilenen bu buluntular bölgenin bu dönemdeki yaşamından
kesitler vermektedir.
Anıt Mezarlar Bilinen iki anıt mezar vardır. Bunlardan ilki
Karaburun diğeri ise Kızılbel'dedir. Antalya - Elmalı
yolu üzerindeki Karaburun Kral mezarı odasının duvarları av ve savaş
sahnelerinden oluşan fresklerle süslüdür. Kızılbel
mezar anıtı ise şehrin batısında Elmalı - Yuvayol
yolu üzerindedir. Kalker bloklardan oluşmuş bir odadan ibarettir.
Define:
1984 yılında Antalya - Elmalı yol çizgisinin hemen kuzeyinde, Kral Mezarı ile Gökpınar Köyü arasında bulunmuştur. 190 adet gümüş antik
sikkeden oluşan bu define antika kaçakçıları tarafından Amerika'ya
kaçırılmıştır. Halen özel bir kişinin malı olarak Boston Museum
Fine Arts'da bulunmaktadır.
Yeryüzünün en kıymetli antik sikkesi olarak nitelenen Atina Decadrachmeleri
(14 adet, her biri 600.000$) bu büyük define yer almaktadır.
Camiler:
İlçede yer alan Selçuklu Camii, Kütük Camii, Sinan-ı Ümmi Camii, Ömer Paşa
Camii ve Külliyesi kentin görülmeye değer eserleridir.
Korkuteli:
Antalya'ya 67 km. uzaklıktadır. Korkuteli'nin 3 km batısında, bugün yalnız kapısı
ayakta kalan Alaaddin Camii ve yine aynı yörede,
1319'da Hamidoğulları'ndan El Emin Sinaeddin tarafından yaptırılan ve aynı adla anılan
Selçuklu Medresesi görülebilir.
Gündoğmuş:
Antalya'ya 182 km. mesafedeki Gündoğmuş ilçesinde pek çok antik kent kalıntısı
bulunmaktadır. Güzel Bağ Bucağı'nın kuzeyinde 7 km. mesafede ve halen kazı
yapılmamış olan Ayasofya Şehri, Gündoğmuş şehir
merkezinin güney-batısında ve şehre 7 km. mesafede Sumene mevkisinde, Asar
Harabeleri, Senir Köyü' nün doğusunda 2 km. mesafedeki
Kese Mevkiindeki harabeler, Gündoğmuş Şehir merkezinin güney-batısında ve şehre
11 km. mesafedeki Gedfi Harabeleri önemli antik kent
kalıntılarıdır.
İlçe merkezindeki Cem Paşa Camii, Gündoğmuş/Pembelik Köyü
arasında ilçe merkezinin doğusundaki, 15 km. mesafedeki Sinek Dağı'nın
tepesindeki harabeler, Alanya/Konya Kervanyolu,
Gündoğmuş/ Antalya karayolu üzerinde Taşağır
mevkisinde Kazayir Şehri Harabeleri diğer
görülebilecek eserlerdir.
Gazipaşa:
Antalya'ya 180 km. mesafedeki Gazipaşa, 10 km. uzunluğundaki kumsalı, orman
kaplı alanları, turkuaz mavisi koyları, doğal
güzellikleriyle şirin bir ilçedir. İskele, Koru ve Kahyalar plajlarının
bulunduğu kumsallar, Caretta Caretta
kaplumbağalarının önemli bir üreme merkezidir. Bugüne kadar bakir kalmış
Gazipaşa, konaklama, dinlenme tesisleri, tarih ve doğa güzellikleri, yapımı
süren havaalanı ve yat limanı ile gözde bir turizm merkezi olma yolunda
ilerlemektedir.
Antik
Kentler
Antiocheia Adcragum:
Gazipaşa ilçesinin doğusunda, 18 km. uzaklıktaki Güney Köy sınırları
içerisindedir. Kentin adı Kommagene Kralı 4. Antiochus'dan gelmektedir. Kalesi, sütunlu cadde, agora,
hamam, zafer takı, kilise, kentin nekropol alanı
kalıntıları bulunmaktadır. Kentin nekropolünde
bölgeye özgü beşik tonozlu, ön avlulu anıtsal mezarlar oldukça iyi korunmuştur.
Adanda-Lamos: Antik kent, Gazipaşa ilçesinin
15 km. kuzeydoğusundadır. Bugünkü Adanda köyünün 2 km. kuzeyinde, yüksek ve
sarp bir dağın zirvesinde kurulmuştur. Kent surlarla çevrilidir. Kentin giriş
kapısının güneyinde, büyük bir kule bulunmaktadır. Kentin diğer kalıntıları
arasında doğal kayaya oyulmuş çeşme ve iki adet tapınağı sayabilir. Bu kentin nekropolünde de blok taşların oyulması ile yapılmış yekpare
lahitler önemli kalıntılar arasındadır. Kalıntılar, dağlık Klikya
bölgesinin kültürünü ve sanatını en iyi şekilde yansıtmaktadır.
Nephelis:
Antik kente ulaşım, Gazipaşa-Anamur 12. km.'sinden
sonra Muzkent Köyünün içinden geçerek
güneye sapan yaklaşık 5 km. stabilize bir yol ile sağlanmaktadır. Kent, akropol
ve doğu-batı boyunca uzanan kalıntılardan oluşmaktadır. Kentin ayakta
kalabilmiş yapıları Orta Çağ Kalesi, Tapınak Odeon Sulama sistemi ve nekropol alanlarıdır.
Selinus:
Gazipaşa Plajının bulunduğu Hacımusa Çayının
güneybatısındaki yamaçlarında yer alan antik Selinus
kenti, dağlık Klikya bölgesinin en önemli
kentlerinden biridir. Kentin akropolü tepeye kurulmuştur. Tepe üzerindeki Orta
Çağ Kalesinin sur duvarları ve kuleleri oldukça iyi korunmuştur. Akropol,
içerisindeki kilise ve sarnıç günümüze kadar gelebilmiş önemli
yapılardandır.Kentin diğer yapıları hamamlar, agora, İslami
Yapı (Köşk), su kemerleri ve nekropol'dur. Alanya
Müzesindeki ostoteklerin çoğunluğu Selinus Nekropolünden getirilmiş
olup, burada ostotek atölyesinin varlığını
sürdürmektedir.
Kumluca:
Alakır Çayı ile Gavur deresinin dağlardan sürükleyip
getirdiği alüvyonlu bir ovada yeralan Kumluca Finike
ve Elmalı İlçeleri ile çevrelenmiştir. Kumluca sahil boyunca plajlar, konaklama
tesisleri ve koylara sahiptir. Kumluca'nın 27 km.
kuzeyinde yeralan Altınkaya
yaylası, Alabalık üretme çiftliği, Sedir Ormanları ve bol suları olan güzel bir
yayladır. Korydalla ve Olympos
Antik kentleri Kumluca ilçesi sınırlarında yer almaktadır.
Alanya:
Alanya, geniş plajları, tarihi eserleri, modern otel ve motellerin sayısız
balık lokantaları, kafe ve barlarıyla mükemmel bir
tatil merkezidir. Gelenleri ilk karşılayan, Alanya Yarımadası'nın üzerinde bir
taç gibi kurulmuş olan ve 13. yüzyıldan kalma şahane Selçuklu Kalesidir.
Etkileyici kalenin yanı sıra eşi benzeri olmayan tersanesi ve anıtsal
güzellikteki sekizgen Kızıl Kule görülmeye değerdir.
Limanı çevreleyen kafeler ve
barlar akşam saatlerinde liman yolu boyunca el sanatları, deri, giysi,
mücevherat, el çantaları ve yöreye özgü ilginç renklere bezeli su kabaklarının
satıldığı butikler yer alır. Eğer mağaraları keşfetmekten hoşlanıyorsanız Damlataş Mağarası'nı gezmeniz gerekir. Mağara yakınında
Etnografya Müzesi yer almaktadır. Tekneyle üç deniz mağarasına ulaşabilirsiniz:
fosforlu kayalarıyla Fosforlu Mağara, korsanların kadın esirleri tuttukları
Kızlar Mağarası ve Aşıklar Mağarası.
Alanya'nın 15 km. doğusunda yer alan Dim
Çağı Vadisi gölgelerin serinliğinde dinlenmek için ideal bir yerdir. Tüm sahillerinden
denize girilebilen Alanya tam bir güneş, deniz, kum cennetidir.
Finike:
Finike, Antalya iline bağlıdır. Portakalları ile ünlü Finike tarihle, doğa ve
denizin birleştiği bir turizm beldesidir. Portakalları ile tanınan kent, Limyra kenti kalıntıları ve Arykanda
antik kenti kalıntıları ile ilgi görmektedir.
Kaş:
Likya'nin önemli kentlerinden olan Kaş, ilçeyi
çevreleyen Antik Döneme ait kentler ve tarihsel degerlerle
doyumsuz kültür seyahatleri; Akdeniz'in derinlerde yarattığı heyecanlari doruklarda hissettiren sualtı dalışları;
nehirlerde yapılan macera dolu 'kano turları', ekolojik uyumun keşfedildiği
'doğa yürüyüşleri'; derin ve karanlık mağaralara teknik donanımlı mağara
dalışları; yüksek dağlardan turkuaz rengli suların manzarasına süzülen 'yamaç paraşütü';
Akdeniz'de değerli taşları andıran adalar ile çevreye yapılacak 'Mavi Yolculuk
ve tekne turları; damak tadınıza uygun deniz ürünleri ve dağlarda yetişen
kokulu otlarla tatlandırılan yöresel yemeklerden oluşan mönüsü; yüzlerce yılın
mirası, el sanatlarının çeşit ve güzelliği; Kaş'ın bağlı olduğu Antalya ve
ilçelerine ait turizm merkezleri ile tabiat, tarih ve kültür zenginliğini,
alternatif turizm imkanları ve çevresinde yer alan turizm merkezlerinden oluşan
renkli yelpazesi" ile düşsel bir mekandır.
Manavgat:
Antalya İline bağlı olan Manavgat tarih ve doğanın içiçe
girdiği her türlü turizm aktivitesinin yapılabildiği bir turizm merkezidir.
Serik:
Antalya'nın ilçesi olan Serik, önemli Pamfilya kenti
olan Aspendos'u barındırmaktadır. Günümüze kadar
bozulmadan ulaşan, mükemmel akustiğe sahip Aspendos Tiyatosu, bugün önemli sanat etkinliklerine ev sahipliği
yapmaktadır.
Kale
(Demre): Antalya, iline bağlı
olan Kale Noel Baba' nın yaşadığı yer olarak önemli
bir inanç turizmi beldesidir.
NASIL
GİDİLİR
Karayolu Antalya Türkiye'nin her yöresi ile karayolu
bağlantısına sahiptir. İstanbul ve Ankara gibi büyük merkezlerden karayoluyla
bölgeye geliş için en uygun yol, Afyon - Burdur - Antalya yoludur.
Otogar Tel: (+90-242) 331 12 50
Demiryolu Antalya'da tren istasyonu yoktur. En yakın tren
istasyonu Burdur'dadır.
Havayolu Antalya Havalimanı hizmet vermektedir.
DHMİ Antalya Havalimanı İç Hatlar Terminali Tel : +90- (242)
330 30 30
Bayındır Antalya Dış Hatlar Terminali Tel: +90- (242) 330 36
00
Denizyolu Antalya Limanı Türkiye'nin önemli deniz kapısıdır.
Liman Başkanlığı Tel :(+90-242) 259 12 12
GEZİLECEK
YERLER
Tarihi
ve Kültürel Çevre
Surlar
Bu surlardan günümüze şehrin içindeki birkaç burç ile Hadrian
Kapısı ve yanındaki kuleler, limana bakan büyük kule ve liman surlarının bazı
parçaları kalabilmiştir. İki surdan biri yat limanını, diğeri şehri at nalı
gibi kuşatır. Kale Kapısı Meydanında ayakta kalan kulelerden birisi saat kulesi
olarak kullanılmaktadır. Surların kente girişi sağlayan dört kapısı vardır.
Kaleiçi
Bugün Antalya'nın "Tarihi Çekirdek Kenti" olan ve "Kaleiçi" adıyla tanınan semti büyük bir kısmı yıkılmış
ve yok olmuş iki surla çevrilidir. İç sur, yarım daire şeklinde yat limanını
kuşatır. Restorasyon çalışmaları sonucunda Kaleiçi,
pansiyonları, barları, çarşısı ile turizm merkezi haline gelmiştir. Liman ise
yat limanı olarak düzenlenmiştir. Keleiçi restorasyon
çalışmalarından dolayı Turizm Bakanlığı'nı 28 Nisan 1984 de FİJET tarafından
Altın Elma (Turizm Oskarı) ödülü verilmiştir.
Hadrianus Kapısı
Zamanımıza kadar yanlarındaki iki kule ile sağlam kalan tek kapı Üçkapılar veya diğer adı ile Hadrianus
Kapısı olup, Pamphylia'nın en güzel kapısıdır. M.S.
130 yılında imparator Hadrianus'un Antalya'ya gelişi
onuruna yapılan kapı, sütunları hariç, tamamen beyaz mermerden yapılmıştır.
Oyma ve kabartmaları olağanüstüdür.
Eski
Antalya Evleri Yazların çok sıcak ve kışların ılık geçtiği Antalya'da evlerin yapımında soğuktan çok, güneşi
önlemeye ve serinlik sağlamaya önem verilmiştir. Gölgeli taşlıklar ve avlular
hava akımını kolaylaştıran özelliklerdir. Depo ve hol görevi yapan girişi ile
üç kat üzerine kurulmuştur.
Müzeler
ve Örenyerleri
Müzeler
Antalya
Müzesi
Adres: Konyaaltı Cad. Antalya
Tel: (242) 238 56 88-89
Faks: (242) 238 56 87
Side
Müzesi
Adres: Selimiyeköyü Manavgat -
Antalya
Tel: (242) 753 10 06
Faks: (242) 753 27 49
Alanya
Müzesi
Adres: Hilmi Bağcı Cad. Alanya - Antalya
Tel: (242) 513 12 28
Perge Müzesi
Noel
Baba Kilisesi
Dim Mağarası
Perge
Antalya'nın 18 km doğusunda, Aksu Bucağı'nın sınırları
içindedir. Kilikya - Pisidya
ticaret yolunun üstünde yer aldığı için önemli bir Pamphylia
şehridir. Şehrin kuruluşu diğer Pamphylia
şehirleriyle aynı zamana rastlar (M.Ö. 7 yy.). Ana tanrıçası Perge Artemisi olan Perge hristiyanlar için önemli
bir kent idi. M.S. Aziz Paulos ve Barnabas
Perge'ye gelmiştir. Magna Plancia gibi kimi zenginler Perge'ye
önemli anıtlar kazandırmışlardır.
İlk kazıların 1946 yılında İstanbul Üniversitesi tarafından
başlatıldığı Perge'de önemli kalıntılar şunlardır:
Tiyatro:
Cavea, orkestra ve scene
olmak üzere üç ana bölümden oluşur. 12,000 seyirci kapasitelidir. Alt tarafta
19, üstte 23 oturma sırası vardır.
Stadion:
34 x 34 m. boyutlarındadır. Tonozlar üzerinde onüç
oturma sırası vardır. Doğu ve satı tarafa otuzar,
kuzeyde ise on tonoz bulunmaktadır. Her üç tonozdan biri Stadion'a
giriş, diğer ikisi ise dükkan olarak kullanılmaktadır
Agora:
Şehrin ticari ve politik merkezidir. Ortadaki avlunun etrafında çepeçevre
dükkanlar vardır. Bazı dükkanların tabanı mozaikle kaplıdır. Meydanın ortasında
13.40 m. Çapında yuvarlak bir yapısı olan agora 76 x 76 m. boyutlarındadır.
Sütunlu
Cadde: Aropol eteğinde nympheum arasında uzanır. Ortasında 2 m. genişliğinde bir
su kanalı caddeyi ikiye ayırır.
Perge'deki
diğer yapılar, nekropol, surlar, gymnasium,
hamam, anıtsal çeşme ve kapılardır.
Sillyon
Aksu'nun 13 km kuzeydoğusunda Yanköy
yakınlarındadır. Kent, Aspendos ve Perge yönünde, yüksekte duran bir plato üzerine, M.Ö.
14.yy.da kurulmuştur. Çeşitli uygarlıkları yaşayan kentten Selçuklular da
yararlanmıştır. Stadyum, cimnazyum, kuleler, Selçuklu
Mescidi ve sahne kısmı yok olan bir tiyatro geriye kalan kalıntılardır.
Termessos
Termesos
Antalya'ya 34 kilometre mesafedeki bir Doğal Park olan Güllük Dağı içerisinde
batı tarafında 1050 metre yükseklikte bir plato üzerindedir. Termesos Anadolu'nun içlerinden gelen Solymler
tarafından kurulmuştur.
Önemli kalıntılardan olan 4200 kişi kapasiteli tiyatro,
İmparator Augustus tarafından M.S. 1.yy. ın hemen başlarında yaptırılmıştır. Üstü örtülü meclis
toplantı binası olan Odeon'un 600 kişilik oturma yeri bulunmaktadır. Birbirine
bağlı beş sarnıçtan oluşan yer altı sarnıcı su depolamak ve zeytinyağı saklamak
için kullanılmıştır.
Batı tarafı açık, diğer tarafları sütunlu galerilerle
çevrili Agora; 6 m. yükseklikteki platform üstünde oturan kahramanlık anıtı Hereon, Korint düzenli tapınak, Zeus Solymeus Tapınağı, Küçük ve
Büyük Artemis Tapınakları, Gymnasium,
gözetleme kuleleri diğer önemli kalıntılarıdır. Bunların dışında pek çok anıt
ve 1200 ün üzerinde kaya mezarı bulunmaktadır.
Olympos
Antik Likya'nın en önemli liman
kentlerinden olan Olympos, tarih boyunca mitolojiyeye konu olmuştur. Konumunun elverişliliği
nedeniyle korsanların barınağı olan Olympos, bugün
sahip olduğu tarihsel değerleri, 3200 m'lik mutteşem sahili, endemik
bitkileri, Caretta caretta'ları
Khimaira'sı, tüm sportif etkinliklere olanak veren
muhteşem doğası ve pansiyon olarak kullanılan meşhur ağaç evleri ile tüm
dünyaca bilinmektedir.
Ariassos
Antikite'den kalma Ariassos,
Antalya-Burdur otoyolu'nun 48. kilometresinde, sola dönülen bir sapaktan bir
kilometre mesafededir. Bir dağın yamacında kurulmuş olan şehir hamamları, kaya
mezarları açısından görülmeye değerdir.
Phaselis
Phaselis'e
Antalya-Kemer otoyolu'nun 57. kilometresinde sola bir kilometre döndükten sonra
ulaşılır. Rodoslular tarafından milattan önce 7. yüzyılda kurulan kent Doğu Likya'nın en önemli liman kenti olarak bilinir. Üç iskelesi
bulunan antik kentin içinde 20-24 genişliğinde bir cadde bulunmaktadır.
Caddenin batı ucundan Hadrian geçidi, sağ ve sol
yanlarından ise dükkanlar ve hamamlar bulunmaktadır. Kente kara ve denizyolu
ile ulaşmak mümkündür.
Limyra
Milattan önce 5. yüzyıldan beri varolduğuna inanılan kent
Kumluca-Finike Karayolu'nun 11. kilometresindedir. 141 yılında yaşanan depremde
önemli bir hasar görmüş kent ayakta kalmayı başarmış fakat 7. ve 9. yüzyılda
Arap işgaline uğramasının ardından boşalmıştır. Kent üç parçadan oluşmuştur. Acropolis, yerleşim birimleri ve necropolis.
Arycanda
Kumluca-Finike otoyolunun Turunçova
mevkiine 26 kilometre uzaklıktadır. Akarçay vadisini
kontrol eden kentin tam olarak ne zaman kurulduğu bilinmemektedir. Buluntulara
göre kentin milattan önce 5. yüzyılda varolduğu düşünülmektedir. M.S. 240
yılında yaşanan depremde önemli ölçüde zarar gören kent 11. yüzyıla kadar
canlılığını sürdürmüştür. Bizans döneminde Aalanda
olarak bilinen kentin birçok binası iyi korunmuş durumdadır.
Demre (Myra)
Finike'ye 25 km. Kaş'a 48 km. uzaklıktaki Demre, Likya uygarlığının 6 büyük
şehrinden biridir. İlk kez M.Ö. 5. yüzyılda yerleşim merkezi haline gelen Demre, önceleri deniz kıyısındayken, Demre
çayının getirdiği alüvyonlar sonucunda denizle olan bağlantısı kesilmiştir.
Şehir M.S. 9. yüzyıldaki Arap istilaları sonrasında terkedilmiştir. Kaya
mezarları, tiyatro ve St. Nicholas
kilisesi görülmeye değer yapılardır. Hadrian
tarafından yaptırılan içinde tahıl ambarı da bulunan Andriake
limanının Demre ile bağlantısı vardır.
St. Nicholas
Kilisesi
Yaygın olarak Noel Baba olarak bilinen St.
Nicholas M.S. 245'te Fethiye yakınlarında Patara'da doğmuş ve M.S. 363'de ölmüştür. Zengin bir
ailenin iyi eğitilmiş oğlu olan St.Nicholas hayatını insanlara özellikle de çocuklara ve
denizcilere yardıma adamıştır. Bu yardımlarının sağladığı ünü bugüne dek Noel
Baba efsanesi olarak gelmiş ve güncelliğini korumuştur.
Demre
rahibi olarak insanlara dini ve sosyal yardımlarda bulunan St.
Nicholas ölünce Demre'ye
gömüldü ve mezarının yanına adına bir kilise inşaa
edildi. 1080'de İtalyan korsanlar bazı kemikleri Bari'ye kaçırdılar. Ancak
kalan bazı kemik parçaları bugün Antalya Müzesindedir.
İlki 5-7 Aralık 1983 yılında yapılan Noel Baba sempozyumu, o
günden beri değişik din ve eğitimlerden gelen insanların katılımıyla her yıl
tekrarlanıyor. Bu sempozyumda St. Nicholas'ın
çizgisinden gidilerek değişik din ve inançlardan olan insanlara barış, dostluk
ve kardeşlik çağrısı yapılıyor.
Simena (Kale)
Güzelliğini, tarihi, denizi ve güneşinden alan Simena'ya Üçağız'dan deniz
yoluyla da ulaşılabilir. Karşısındaki Kekova adasında
bulunan ve Akdeniz'in büyüleyici mavisinin altında yer alan batık şehri ve
antik kalıntılar görülmeye değerdir. Tarihi Likya
uygarlığına kadar uzanan Simena'da pek çok uygarlık
kalıntılarına rastlamak mümkün. Kayalara oyulmuş tiyatro ve surlar bunlardan
yalnızca birkaçıdır.
Kekova
Kaş-Demre arasındadır. Akdeniz'de Üçağız Köyü karşısında kıyıya 500 m olan adada bulunan
batık Antik Kenttir.
Patara
Kalkan-Fethiye yolunda, Kalkan'dan yaklaşık 10 km. önce ve
güneyde yer alır Patara. Şehrin merkezinde bulunan
renkli seramikler, şehrin tarihinin M.Ö. 5. yüzyıla dek uzandığını
göstermektedir. St. Nicholas'ın
doğum yeri olmasının yanı sıra, Büyük İskender zamanının önemli bir liman
şehriydi. Biri Patara'ya giden üç kapılı surlar M.S.
110'da Vali Modestus tarafından yaptırılmıştır. En
önemli kalıntılarından biri antik Patara
Tiyatrosudur.
Xanthos
Xanthos
nehrinin vadisine kurulan şehir Likya uygarlığının en
eski ve en büyük şehridir. M.Ö. 4292'daki Pers istilalarına kadar bağımsız olan
Xanthos, şehirlerini istilacılara karşı cesurca
savunmuş ancak başarılı olmayacaklarını anlayınca önce kadınlarını öldürmüşler
ve kendilerini ateşe atarak topluca intihar etmişler. Daha sonra Bölgeye göç
eden 80 aile şehri yeniden kurmuş fakat yaklaşık 100 yıl sonra şehir bir
yangınla yerle bir olmuştur. Yeniden inşaa edilen
şehir batı ile ilişkilerini güçlendirerek, önemli bir merkez haline gelmiş
ancak şansızlıklarından kurtulamamıştır. Brutus'un
vergilerine direnince, şehir tahrip edilmiş ve halk savaşa sürüklenmiş ve Xanthos felaketler şehrine dönüşmüştür.
Şehir Likya merkezi etrafında oluşmuştur
ve dışında da kalıntılar vardır. Tiyatronun batısındaki kalıntılar bugün de
ilgi çekmektedir. Kayalar üzerindeki Harpy heykeli en
önemli eserlerden biridir. Orjinali İngiltere'de British Museum'da bulunan eserin
yerinde yalnızca kopyası vardır.
Kaş
(Antiphellos)
Likya
şehirlerinden biri olan Kaş'ın adı taşlık yer anlamına gelen "Phellos" tan gelir. Kaş bugün iyi korunmuş kaya
mezarları ve tiyatrosuyla görülmeye değer bir sahil kasabasıdır.
Side
Manavgat-Side
Aspendos
Antalya'nın 48 km doğusunda, Serik ilçesinde yeralan antik kentin kalıntıları büyük ölçüde ayaktadır.
Serik İlçesi-Aspendos
CAMİLER
VE KİLİSELER
Yivli Minare ve Külliyesi, Kesik Minare Camii, Bali Bey Camii, Muratpaşa Camii,
İskele Camii, Karatay Medresesi, Ahi Yusuf Mescidi ve
Türbesi önemli olanlardır.
HANLAR
Evdir
Han Antalya'dan kuzeye giden yolda ilk durak yeri Evdir Handır.
Bugünkü Antalya-Korkuteli karayolunun 1 km. doğusunda ve Antalya'ya 18 km.
uzaklıktadır. En fazla dikkati çeken kısmı sivri kemerli portalı
olan Evdir Han 1210-1219 tarihleri arasında İ.Keykavus
tarafından yaptırılmıştır.
Kırkgöz Han
Antalya - Afyon arasındaki ikinci durak yeri Kırkgöz
Han'dır. Kırkgöz Han Antalya'ya 30 km. uzaklıkta
bulunan Kırkgöz'de Pınarbaşı mevkiindedir. Çok sağlam
bir durumdadır.
MİLLİ
PARKLAR VE KORUNAN ALANLAR
Düden Şelaleleri Şehir merkezine yaklaşık 10 km.
uzaklıktadır. 20 m. yükseklikten dökülen şelalenin ana kaynağı "Kırkgöz Mevkii"ndedir. Aşağı Düden Şelalesi ise Lara yolu üzerinde merkeze 8 km. uzaklıktadır. Yaklaşık 40
m.lik bir falezden denize dökülür.
Altınbeşik
Mağarası Milli Parkı
Beydağları Milli Parkı
Güllük Dağı Milli Parkı
Köprülü Kanyon Milli Parkı
Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı
Alacadağ
Tabiatı Koruma Alanı
Çığlıkara
Tabiatı Koruma Alanı
Dibek Tabiatı Koruma Alanı
MAĞARALAR
Antalya ili sınırlarında turizme açılmış pek çok mağara
bulunmaktadır.
YAYLALAR
Genel olarak 1000 m. ve daha fazla yüksekliği olan, yaz
ayları oldukça serin geçen, Toros Dağları'ndaki
yaylalarda, Antalyalılar ve Yörükler yaz mevsimini geçirirler. Bölgedeki
başlıca yaylalar Bakırlı, Fesleğen, Yeşil Yayla, Saklıkenttir.
SPORTİF
AKTİVİTELER
Kayak
Merkezi
Coğrafi konumu nedeni ile 4 mevsimin aynı anda yaşanabildiği
Antalya'da, sahilde denize girerken, Antalya'ya 50 km uzaklıktaki Saklıken'te kayak yapmak mümkün olmaktadır.
Saklıkent
Kayak Merkezi
Dağcılık
ve Tırmanma
Toros
Dağlarının uzantılarından Beydağları Antalya il sınırları içindedir. 600-3086
m. yükseklikleri arasında yer alan dağlar jeologlar ve coğrafya bilimciler için
değişik olanaklar sunar. Tekedoruğu, Bakırlı Dağ, Tahtalıdağ ve Kızlar Sivrisi önemli doruklardır. En yüksek
doruğu 3086 m. ile Kızlar Sivrisi'dir. Dağcılar bu doruğa sedir ormanları ile kaplı
Çamkuru Vadisi'nden ulaşılır. Dağa tırmanış bir gün
içinde tamamlanabilir.
Beydağları
Rafting
Köprülü Kanyon Milli Parkı sınırlarındaki Köprüçay, ülkenin en ilgi çekici rafting merkezlerindendir.
Antalya'nın önemli turizm merkezlerinden olan Manavgat ilçesi sınırlarında akan
Manavgat Çayı, rafting için elverişli parkurlara sahiptir.
Köprüçay
Manavgat Çayı
Sualtı
Dalış
Antalya kıyılarındaki pek çok noktadan sualtı dalış yapmak
mümkündür.
Antalya Dalış Noktaları
Avcılık
Kıyı boyunda ve yaylalarda bol miktarda keklik, sülün, ağaç
güvercini, bıldırcın, üveyik, kayalık kesimlerdi ve ovalarda yaban
güvercinleri, çulluk, turaç, karatavuk vardır.
Göller ve gölcüklerde yaşayan çok sayıda yaban ördeği ve
yaban kazı kış aylarında kıyılara inerler. Sahilin ormanlık kesiminde geyik,
tilki, sansar, alageyik, sincap, yaban keçisi,
dağlarda ise ayı, kurt türleri bulunur.
Balıkçılık
Görmek isteyeceğiniz her türlü balığı Antalya sularında
bulabilirsiniz. Akay, avcı, çipura, fangri, iskarmaç, iskorpit, isparit, istavrit, kılıç, kırlangıç gibi balıklar ve
Akdeniz'e özgü girida balığı çok lezzetlidir.
Akarsuların denizle birleştiği yerde özellikle levrek ve kefal bulunur. Turna,
pisi, izmarit, böcek, istakoz ve kerevit de
yakalanabilir.
Antalya bir alabalık cennetidir. Bölge çaylarında bol
miktarda bulunan alabalıkların yanısıra kefal,
levrek, sazan ve yılan balıklarını da çeşitli akarsu ve göletlerde görmek
mümkündür.
Gençlik
Kampları
Antalya Kemer ilçesinde gençlerin faydalanabileceği Orman
kampları bulunmaktadır.
Orman
Kampları
COĞRAFYA
Akdeniz Bölgesinin en önemli kentlerinden olan Antalya'nın
kara sınırını Toros sıradağları oluşturur. İl bu
kesimde, batıdan doğuya doğru Muğla, Burdur, Isparta, Konya ve İçel illeri,
güneyde Akdeniz ile çevrelenmektedir.
İl topraklarının üç tarafı yüksek dağlarla çevrilidir. En
yüksek dağı Beydağı (3085m.) ve Akdağ
(3075m.) dır. Bu dağların tümüne Güney Toroslar
denilmektedir. Batıdan Eşen Çayı'ndan doğuda Kaledron
(Kaldıran) Çayı'na kadar uzanan kıyı bandından kuzeyinde ovalar yer alır. İl
sınırları içinde belli başlı akarsuları ise Alara
Çayı, Dimçay, Manavgat Irmağı, Köprüçay,
Eşençay ve Devrense Çayı'dır. Yörenin bitki örtüsünü
oluşturan maki türleri Toroslar'ın etekleri boyunca
ve yamaçlarında 300 m.ye kadar görülürler. Bu türler arasında ladin, katran
ardıcı, mersin ve kocayemiş sayılabilir.
Antalya ilinde iki iklim hüküm sürer. Sahil bölgesinde tipik
Akdeniz iklimi: yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Yukarı
bölgede Akdeniz iklimi ile İç Anadolu iklimi arasında geçiş
teşkil eden kara iklimi hakimdir.
TARİHÇE
Antalya adını kurucusu, Bergama Kralı II. Attalos'dan alır. Attalos'a atfen
Attalia adını alan kente Türkler önce Adalya daha sonra da Antalya adını verirler.
Yapılan arkeolojik kazılarla Antalya ve bölgesinde günümüzde
40 bin yıl önce insanların yaşadığı kanıtlanmıştır. Antalya'nın 27 km.
kuzeybatısında, Yağcılar sınırları içindeki Karain
Mağarasında bulunan kalıntılar Paleolitik, Mezolitik, Neolitik ve bronz çağlarına aittir.
M.Ö. 2000 yılından bu yana bölge, sırası ile Hitit, Pamphylia, Lykia, Kilikya gibi kent devletleri, Pers, İskender, Antigonos, Ptolemais, Selevko, Bergama Krallığı egemenliklerini tanımıştır. M.S.
7. yüzyıldan sonra bölge Selçuklular ile Bizanslılar arasında sık sık el değiştirmiş, 1207 yılında Selçukluların eline
geçmiştir. Bunu Tekelioğulları, Osmanlılar, Karamanoğulları, sonra tekrar, Osmanlı egemenlikleri
izlemiştir.
NE
YENİR
Kırsal alanda yaşayan yörüklerin
beslenme biçiminin temelini hayvancılık ve buğdaydan elde edilen besinler
belirler. Kıyı şeridinde az da olsa yaş sebze üretilmesine karşın iç bölgelere
gidildikçe buğday ve kuru sebze ağırlık kazanır.
Günümüz beslenme düzeninde yerlerini koruyan yerel yemeklerin
başlıcaları şunlardır: Kölle (buğday, fasulye, nohut
ve bakla haşlaması), saç kavurması, domates civesi, hibeş, arapaşı, tandır kebabı,
tatlılardan isa patlıcan, bergamut
ve turunç reçeli sayılabilir.
Antalya'dan
Yemek Tarifleri
Kulaklı
Çorba
Malzemeler:
1 su bardağı nohut
6 su bardağı su
250 gr. kuşbaşı et
2 yemek kaşığı margarin
tuz, karabiber
Terbiyesi için:
2 adet yumurta
2 diş sarımsak
2 yemek kaşığı un
1 adet limonun suyu
2 yemek kaşığı yoğurt
Hamuru için:
1 adet yumurta
2 su bardağı un
1 çay bardağı su
tuz
Hazırlanışı:
hamur malzemesi kulak memesi kıvamında yoğrulur. Yarım saat
dinlendirdikten sonra erişteden biraz büyük boyutta şeritler kesilir ve bir
tepsiye konup nemini atması sağlanır. Geceden ıslatılan nohut ile kuşbaşı et birlikte haşlanır. Yeterince piştikten sonra
kestiğiniz hamurlar, tuz ve karabiber ilave edilir. Diğer tarafta un kavrulur.
Sarımsak eklenir. Ayrı bir kapta yumurta, limon suyu, yoğurt çırpılır. Bu
karışıma unlu karışım da ilave edilir ve haşladığınız etli nohutların üzerine
yavaş yavaş dökülür, iyice karıştırılır. Tavada çok
az bir yağda nane kızdırılıp çorbanın üzerine dökülerek servis edilir.
Antalya
Piyazı
Malzemeler:
2 su bardağı kuru fasulye
1 su bardağı tahin
3-4 yemek kaşığı sirke
2 adet soğan
2 adet yeşil biber
1 adet limonun suyu
tuz, pul biber
Hazırlanışı:
Akşamdan ıslatılan fasulyeler haşlanır. Soğan, yeşil biber
ince ince kıyılır. Tüm malzemeler karıştırılır ve
servis tabağına alınır. Üzeri maydanoz yaprakları ile süslenerek servis edilir.
Çökelekli
Biber Dolması
Malzemeler:
10 adet dolmalık biber
15 yemek kaşığı tepeleme çökelek
1/2 demet maydanoz
4 adet domates
2 adet soğan
2 yemek kaşığı sıvıyağ
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı karabiber
tuz
Hazırlanışı:
soğanlar yemeklik doğranır ve yağda pembeleşene kadar
kavrulur. Domatesler küçük küçük doğranır ve soğana
katılır. Domatesler pişene dek kavurma işlemine devam edilir. Domatesler
pişince ateşten alınır ve soğumaya bırakılır. Bu karışıma kıyılmış maydanoz,
çökelek, kimyon, tuz ve karabiber ilave edilir. Dolmalık biberlerin içleri
temizlenir ve hazırlanan karışım ile doldurulur. Bir fırın tepsisine dizilir
çok az su ilave edilerek fırında yaklaşık 30 dakika pişirilir.
Hibeş
Malzemeler:
1 su bardağı tahin
1 su bardağı su
1 adet limonun suyu
kimyon, kırmızıbiber
Hazırlanışı:
Bir kapta tahin ile limon suyu karıştırılır. Su ilave
edilerek iyice karıştırmaya devam edilir. Kimyon ve kırmızı toz biber eklenir,
servis tabağına alınır. Üzeri kimyon ve kırmızı toz biber ile süslenerek servis
edilir.
NE
ALINIR
Antalya'da yerli ve yabancı turistlerin her çeşit ihtiyacını
karşılayabilecek satış mağazası vardır. Antalya hemen her türlü meyve ve
sebzeden yapılan reçelleri ile ünlüdür. Antalya'ya özgü turunç, bergamut, patlıcan, karpuz reçelleri en önemlileridir.
Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı satış mağazalarında ve Kaleiçindeki
dükkanlarda Türkiye'ye özgü hediyelikler bulunabilir. Yörenin kök boyası ile
boyanan "Döşemealtı Halıları" da çok
ünlüdür.
LİNKLER
Antalya Valiliği http://www.antalya.gov.tr/
Antalya Belediyesi http://www.antalya-bld.gov.tr/tr/index.html
Akdeniz Üniversitesi http://www.akdeniz.edu.tr/
Antalya Tanıtım Vakfı http://www.antalyaguide.org/
Antalya Kongre Ofisi http://www.antalyaconvention.org/
YAPMADAN
DÖNME
Antalya'nın her köşesine dağılmış antik kentlerini gezmeden,
Antalya Müzesini görmeden,
Saklıkent'e
gitmeden,
Kaleiçi
ve Eski Antalya Evlerini görmeden,
Akseki İlçesinde Kardelen çiçeğinin fotoğrafını çekmeden,
Döşemaltı
halısı almadan,
Yöre reçellerini tatmadan,
...Dönmeyin..