ELAZIĞ
GENEL
BİLGİLER
Yüzölçümü:
3.153 km²
Nüfus:
498.225 (1990)
İl
Trafik No: 23
Elazığ ili, Doğu Anadolu Bölgesinin güneybatısında, Yukarı
Fırat Bölümünde yer almaktadır. 9153 Km2 yi bulan yüzölçümü ile Türkiye
topraklarının % 0 12 ni oluşturmaktadır. İl, doğudan
Bingöl, kuzeyden (Keban Baraj Gölü aracılığı ile) Tunceli, batı ve güney
batıdan (Karakaya Baraj Gölü aracılığıyla) Malatya,
güneyden ise Diyarbakır illerinin arazileri ile çevrilidir. İl, merkez ilçe ile
birlikte 11 ilçe, 537 köy ve 709 mezra yerleşmesinden oluşmaktadır.
İLÇELER
Elazığ ilinin ilçeleri; Ağın, Akçakaya,
Arıcak, Baskil, Karakoçan,
Keban, Kovancılar, Maden, Palu ve Sivrice'dir.
Ağın:
İlçenin tarihinin M.Ö. XVI-XIV yüzyıllarda yöreye yerleşen Hurrilere
kadar uzandığı bilinmektedir. Fırat’ın bir kolu olan Karasu, İlçenin doğu
sınırı boyunca uzanmakta ve Keban civarında Murat Nehri ile birleşerek asıl
Fırat’ı teşkil etmektedir. İlçe Roma devrinden kalma kaya mezarları ve
leblebisi ile ünlüdür.
Alacakaya:
İlçede ‘Murat Hanı’ adını taşıyan tarihi bir yapı bulunmaktadır. Doğal
güzelliklere sahip ilçede (Elazığ-Alacakaya karayolu
üzerinde Sori mıntıkasında) görülmeye değer bir
şelale ile ilçe merkezine 3 Km. Mesafede ‘ Gölalan’ adında bir gölcük
mevcuttur. İlçe , Dicle Kral Kızı Barajının tamamlanmasıyla yaşanmaya ve
görülmeye değer bir sayfiye yeri olmaya aday durumdadır.
Arıcak:
İlin en yüksek dağı olan 2517 metre rakımlı Hacı Ali Dağı ilçe sınırları
içerisindedir. Dicle nehrinin kaynağını oluşturan Mirvan
Çayı ilçe merkezinden geçer. Yaz aylarında bu çayın kıyıları mesire yeri olarak
tercih edilir. Ayrıca ilçenin Erimli Kasabasında enfes doğal güzelliğe sahip
bir şelale bulunmaktadır.
Baskil:
İlçe dağlık bir bölge olup, Haroğlu ve Hacı Mustafa
önemli dağlardır. İlçede yapılan kazılarda buranın Roma ve Bizans döneminde de
yerleşim merkezi olduğu ortaya çıkmıştır. Ulaşım kara ve demiryolu ile
sağlanmaktadır.
Karakoçan:
İlçenin kuzeyinde yer alan dağlık kesimler meşe ormanlarıyla kaplıdır. Peri Çayı’da ilçenin içlerine kadar uzanmaktadır. Zengin doğal
güzelliklere sahip olan ilçede, Peri çayı kenarında bulunan Kolan kaplıcalarını
her yıl binlerce kişi sağlık amacıyla ziyaret etmektedir. Yine ilçe merkezinde
Kalecik Barajı Çamlığı, Beyaz Çeşme Mesire Yeri, Güzel baba Ormanı yaz
aylarında halkın rağbet ettiği dinlenme yerleridir.
Keban:
İlçenin hangi tarihte kurulduğu kesin olarak bilinememekle birlikte X. Yüzyıla
ait bir yerleşim yeri olduğu , Keban Barajının yapımı nedeniyle yörede
gerçekleştirilen kazılar neticesinde ortaya çıkarılmıştır. IV. Murat , Bağdat
seferine giderken yöreye uğramış ve Denizli köyü yakınlarında bir kervansaray
yaptırmıştır. İlçede ülkemizin en büyük barajlarından birisi olan Keban Barajı
ile Yusuf Ziya Paşa tarafından inşa ettirilen ve kendi adıyla anılan bir camii
ve çocuklarına ait bir tarihi türbe bulunmaktadır.
Kovancılar:
Ekonomisi genelde tarıma dayalı olan ilçede, son yıllarda endüstri bitkileri de
yetiştirilmektedir.
Maden:
Bilinen tarihi kaynaklara göre , İlçenin tarihi M.Ö. 2000 yıllarına kadar
uzanır. Maden ilçesi, Doğu Torosların devamı olan
Mihrap dağı eteklerinde, dar bir vadinin yamaçlarında kurulmuştur.
Palu:
İlçenin tarihi oldukça eskidir. Yörede ilkçağ ve ortaçağdan kalma birçok eser
vardır. Palu yakınlarındaki Şimsat Kalesi, o dönemde
oldukça önem arz etmiştir.
Sivrice:
İlçenin tarihi ile ilgili olarak Selçuklu öncesine dayalı çok kesin bilgi ve
belgeler yoktur. Öyle ki Hazar Gölü altındaki Batık Şehrin tarihi bile kesin
olarak ortaya çıkarılamamıştır. Sivrice ilçesinin en büyük varlığını teşkil
eden Hazar Gölü, eşine ender rastlanan göllerden biridir. Özellikle Elazığ ve
çevre illerin eğlence, dinlenme ve tatil merkezi durumundadır. Göl çevresinde
25’e yakın Kamu Kurum ve Kuruluşlarının kamp ve dinlenme tesislerinin yanı sıra
halka açık tesislerde bulunmaktadır. Son yıllarda çeşitli siteler, yazlıklar ve
ikinci konutlarla çevresi bir hayli renklenen Hazar gölü, turizmin yanı sıra
balıkçılık için de elverişlidir.
NASIL
GİDİLİR
Karayolu
İlde karayolu ile ulaşım, hemen hemen
tüm bölgelere (bu bölgelerdeki bazı illere) özel otobüs işletmeleri tarafından
sağlanmaktadır.
Otogar Tel: (+90-424) 224 20 02
Demiryolu
Elazığ İl merkezi Malatya’dan gelerek Maden ve Ergani ilçesi
üzerinden Diyarbakır’a giden demiryoluna 1934 yılında açılan Yolçatı - Elazığ hattıyla bağlanmış, bu hat Elazığ İlinden geçerek Tatvan’a ulaşmaktadır. Bununla birlikte Elazığ’dan
İstanbul’a ve Adana’ya demiryolu ile yolcu ve yük taşımacılığı yapılmaktadır.
İstasyon Tel: (+90-424) 218 10 72 - 212 18 67
Havayolu
Elazığ’dan, haftanın her günü , Türk Hava Kurumu uçakları
ile Ankara’ya ve Ankara bağlantılı İstanbul, İzmir ve Antalya’ya tarifeli uçak
seferleri, haftada bir gün ise direkt Elazığ - İstanbul seferi yapılmaktadır.
Hava Limanı Tel: (+90-424) 255 52 87
Denizyolu
Keban Baraj gölü üzerinde, Elazığ-Pertek, Elazığ-Çemişgezek, Elazığ-Ağın arasında ulaşım feribotla
sağlanmaktadır. Bu feribotlar belirtilen ilçe belediyeleri tarafından
işletilmektedir.
GEZİLECEK
YERLER
Arkeoloji
ve Etnografya Müzesi
Elazığ'da ilk müze 30 Nisan 1965 tarihinde, Harput Bucağı'nda bulunan Alacalı Mescit'te "Harput Müzesi" olarak kurulmuştur. Sonraki yıllarda bu
yapı, toplanan eserler için küçük geldiğinden, İstasyon Caddesi'ndeki Elazığ
Belediyesi'ne ait bir binaya taşınmıştır. Daha sonra Keban ve Karakaya Baraj projeleri çerçevesinde yapılan yüzey
araştırmaları ve kazılarda bulanan eserlerin teşhiri söz konusu olunca, bina
yetersiz kalmıştır. 1971-1972 yıllarında Elazığ Devlet Mimarlık ve Mühendislik
Akademisi Kampüsü (şimdiki Fırat Üniversitesi Kampüsü)'nde 12.700 m² lik bir alan müze binası için tahsis edilmiş ve müze deposu
ile idari binaların yapılmasından sonra, 28 Temmuz 1982 yılında müze ziyarete
açılmıştır.
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, "Arkeolojik Eserler ve
Sikke Salonu, Halı Kilim ve Etnografya Salonu" olmak üzere iki salondan ve
çeşitli eserlerin saklandığı depo bölümlerinden oluşmaktadır.
Arkeolojik Eserler ve Sikke Salonu'nda Keban ve Karakaya Baraj Projeleri nedeniyle yapılan Tülin Tepe,
Tepecik Örenyeri, Değirmen Tepe, Haraba Höyüğü, Norşun Tepe, Aşvan, Sakyol (Pulur), Ağın Kalaycık
Höyüğü, Ağın Kalecik Höyüğü, Pağnik Örenyeri, Han İbrahim Şah, Şemsiye Tepe, Yeniköy kazıları ile, Karataş Kayaaltı Sığınağı, Küllünün İni, Aktaş
ve Yıkılgan yüzey araştırmalarında bulunmuş; Paleolitik, Neolotik, Kalkolitik,
Tunç (Protto Hurri-Hitit),
Demir, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı
dönemlerine ait çok sayıda ve çeşitli eserler sergilenmektedir.
Halı-Kilim ve Etnografik Eser
Salonu'nda ise, bölgeye ait özgün el ürünü halı ve kilimler ile yöreye ait
kültürü tanıtıcı nitelikteki etnografik malzemeler
sergilenmektedir.
Müze içi bu sergilerin dışında, dışta müze girişinde
Tunceli'den toplanmış koç ve at şeklindeki mezar taşları ile çeşitli dönemlere
ait kimi taş eserler sergilenmektedir.
Fırat Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Kampüsü
Tel : (0424) 241 11 30
Faks : (0424) 241 11 31
Pazartesi dışında her gün 08.00-12.00/13.00-17.00
saatlerinde ziyarete açıktır.
Harput Müzesi
Elazığ Müzesi Müdürlüğü'ne bağlı olarak hizmet veren ve Harput Bucağı'nda eski belediye hizmet binasının karşısında
yer alan müze, Elazığ Müzesi'nin çekirdeği olarak kurulduğu 1965 yılında bu
yana hizmetine devam etmiş olup, yöresel el sanatları ve etnografik
malzeme barındırmaktadır. Ayrıca, Harput'ta bulunan
çeşitli yapılara ait kimi kitabeler de, müzede koruma altına alınmıştır.
Eski Belediye Binası karşısı
Tel : (0424) 241 11 30
Pazartesi dışında her gün 08.30-17.00 saatlerinde ziyarete
açıktır.
Örenyerleri
Harput
İlk izlerini Harput İç (Süt)
Kale'de bulduğumuz ve Urartu Döneminden günümüze kesintisiz iskân gören Harput, tarih içinde çeşitli uygarlıklara ev sahipliği
yapmıştır.
Her dönemde önemli bir uç kalesi olarak kullanılan Harput, Çubukoğullarına ve Harput Artuklularına başkentlik
yaptıktan sonra, 1910'lu yıllardan sonra terkedilmiş ve bugünkü bucak durumuna
gelmiştir.
Harput'ta
günümüze ulaşmış çok sayıda, çeşitli dönemlere ait yapı bulunmakta olup
bunlardan en önemlileri Meryem Ana Kilisesi, İç (Süt) Kale, Ulu Cami, Esediye Camii, Alacalı Mescid,
Fatih Ahmet Baba Mescid ve Türbesi, Mansur Baba Türbesi, Ahi Musa Mescid
ve Türbesi, Arap Baba Mescid ve Türbesi, Sara Hatun
Camii, Meydan Camii, Kurşunlu Cami, Ağa Camii, Ahmet Bey Camii, Kale Hamamı,
Hoca Hamamı ve Cemşit Bey Hamamı'dır.
Palu
Harput
ile birlikte Urartu Döneminden bu yana kesintisiz iskân görmüş olan Palu
çeşitli egemenlikler altında kaldıktan sonra bugün ilçe olarak iskâna devam
etmektedir.
Palu Kalesi'nde bulunan ve Urartu Kralı Menua'ya
ait çivi yazılı yazıt dışında, Osmanlı Dönemi yapılarından Alacalı Mescid, Cemşid Bey Mescid ve Türbesi, Merkez Camii, Ulu Cami, Küçük Cami ve
Anonim Hamam ile Ortaçağ Kilisesi ve Artuklu yapısı
olan Eski Palu Köprüsü günümüze ulaşan önemli yapılardandır.
Pertek
Çeşitli dönemlerde iskân görmüş olan Eski Pertek günümüzde
Keban Baraj Gölü altında kalmış olup geride sadece ada görünümündeki Pertek
Kalesi ile baraj alanında yeni Pertek ilçesine (Tunceli İline bağlı) taşınmış
Çelebi Ali ve Baysungur camileri kalmıştır.
Baraj gölü altında kalan kilise, saray, mescid,
türbe, hamam, imaret, kantariye gibi yapılar, Pertek'in çeşitli dönemlerde
olduğu kadar, özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde özel önem kazandığını
göstermektedir.
Adres: Fırat Üniversitesi Kampüsü
Elazığ
Tel: (424) 212 24 03
Kaleler
Harput Kalesi (Süt Kalesi)
Tarihi Harput şehrinin
güneydoğusunda, Elazığ ovasına egemen bir konumda bulunan kalenin Urartular
döneminde inşa edildiği bilinmektedir. Kalenin Roma, Bizans ve Arapların eline geçtiği tarihi belgelerde mevcuttur.Kale hakkında çeşitli
efsaneler anlatılmaktadır. Bir rivayete göre kalenin yapımı sırasında harcın
hazırlanması sırasında su yerine süt kullanıldığı, bu nedenle Harput Kalesi'nin bir adının da Süt Kalesi olduğu
söylenmektedir.
Camiler
ve Kiliseler
Ulu
Cami : Harput'ta
Artuklu hükümdarı Fahrettin Karaslan
tarafından M. 1156-1157 yılında yaptırılan cami, Anadolu'daki en eski ve en
önemli yapılardan birisidir.
Kurşunlu
Cami : Harput'ta
Osmanlı devri camilerinin en güzel örneğidir.
Sara
Hatun Cami : Akkoyunlu
hükümdarı Bahadır Han'ın annesi Sara Hatun tarafından 15'inci yüzyılda
yaptırılmıştır. Minberi taş işçiliğinin güzel örneklerindendir. Bir külliye
halinde inşa edilmesine rağmen bugün yalnızca cami kısmı mevcuttur.
Meryem
Ana Kilisesi : Harput
Kalesi'nin sol tarafında yer alır. İnşa tarihi M.S. 179'dur. Bu kilise Kızıl
Kilise, Süryani Kilisesi ve Yakubi Kilisesi adlarıyla da anılmaktadır.
Hamamlar
Hoca
Hasan Hamamı
Zamanımıza kadar ulaşabilmiş klasik Osmanlı tipi
hamamlarından biridir. Soyunma, Ilıklık ve Yıkanma yerlerinden meydana
gelmiştir. İki giriş kapısı bulunur. Batı kapısının sade olmasına rağmen doğu
kapısının kubbeli oluşu dikkat çekicidir. Soyunma yeri kare planlı ve üzeri
kubbe ile örtülüdür. Günümüzde tamamen yıkılmış olan ılıklıktan, yıkanma yerine
geçilir. Yıkanma yeri dört eyvanlı, ortası büyük
kubbeli ve köşeler de birer kubbeli halvetlerden meydana gelmiştir.
Cimşit Bey Hamamı
Sarahatun
Camii bitişiğindeki klasik tipte bir Osmanlı yapısıdır. Soyunma yeri kare
planlı üzeri kubbe ile örtülü olup, iki kapısı mevcuttur. Yıkanma yeri Sarahatun Camiine dayanır. Dört eyvanlı köşelerde birer
kubbeli halvetler bulunmaktadır. Bu yapı Yavuz Sultan Selim’in Sipahi
Beylerinden Cimşit Bey tarafından 16. Asrın ilk
yarısında yaptırılmıştır. Günümüzde restore edilerek kullanılır hale getirilmiş
ve hizmete açılmıştır.
Mağaralar
Buzluk
Mağarası
Yeri: Elazığ, Harput BeldesiBuzluk Mağarası, tarihi Harput
beldesinin kuzeydoğusunda Elazığ'a 12 km. uzaklıkta olup, Keban Baraj gölünün
seyir tepesi konumundadır.
Özellikleri: Buzluk Mağarası, jeomorfolojik yapısı nedeniyle
gerçekleşen klimatolojik şartlar ve hava sirkülasyonu özelliğinden dolayı yaz
ayları içinde doğal olarak tabakalar, sarkıtlar ve dikitler halinde buz
oluşturmakta, kış aylarında ise tam tersine buz teşekkül etmemekte ve sıcak
hava oluşturmaktadır. Mağarada oluşan buzun bazı hastalıkların tedavisinde
kullanıldığı hususu yöre halkı tarafından belirtilmektedir. Bölgede meydana
gelen büyük bir çöküntü ile çevresinde bulunan kayaların üst üste yığılmasıyla
oluştuğu sanılan mağaranın bulunduğu yer ağaçlandırılmaya elverişli olup,
mesire olarak da değerlendirilebilir durumdadır.
Buzluk Mağarasının tarihinin, kuruluş tarihi Urartulara
kadar uzanan Harput'un tarihinden daha eski olduğu
bilinmektedir.
Kaplıcalar
Karakoçan
Kolan Kaplıcası
Karakoçan İlçesine 18 km. uzaklıkta bulunan Kolan Kaplıcası
Peri Çayının güney kıyısındadır. Saniyede 5 litre kaynayan suyun sıcaklığı 60 o
C dir. İçmece ve su banyosu şeklinde
kullanılmaktadır. Kaplıca suyu özellikle mide, bağırsak, karaciğer,
safrakesesi, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları ve romatizmal
hastalıklara olumlu etki yapmaktadır.
Harput Dabakhane
Suyu
Üç kurnası mevcut olup kurnalar birbirleriyle ilişkilidir.
Kurnalar içerisindeki sular sürekli yenilenmektedir. Sıcaklığı 5o C olan su
renksiz, kokusuz, berrak, içme suyu kriterine uygun olup, iletkenliği 410 mg. ve PH 7.9 dur. İçerisinde sodyum, potasyum, karbonat,
sülfat, klorür, iyodür, amonyak, nitrat ve nitrit
bulunur. Dabakhane suyunun, mide, bağırsak,
karaciğer, hastalıkları ile ruhi depresyonlara iyi geldiği bilinmektedir.
Göller
Hazar
Gölü
Elazığ'a 22 km. uzaklıkta, Elazığ - Diyarbakır karayolu
güzergahında olup, Hazar Baba ve Astar Dağları arasına sıkışmış tektonik bir
göldür. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin kendine has plajları olan su
sporları ve balık avcılığı yapılan ve Avrupa Çevre Eğitim Vakfı tarafından iki
plajına Mavi Bayrak verilen en önemli gölüdür. Göl, günün her saatinde değişik
görünüm kazanarak mavinin ve yeşilin her tonunu gösterir.Çevresinde 25'e yakın
kamu kurum ve kuruluşlarına ait eğitim ve dinlenme tesislerinin yanı sıra
Turizm Bakanlığı'ndan belgeli otel, motel lokanta ve günübirlik piknik alanı,
ayrıca özel kuruluşlar tarafından işletilen balık evleri bulunmaktadır.
Yaz ayları boyunca nüfus yoğunluğunun arttığı göl civarında
, 1990 yılında yapılan araştırma neticesinde; içerisinde batık bir kentin
olduğu keşfedilmiş, bu da göle ayrı bir gizem kazandırmıştır. Hazar Gölü'nün
Kilise Adası civarından başlayan batık kentin Sivrice ilçesine kadar uzandığı
tespit edilmiş olup, bilimsel araştırmalarla tarihinin ve orada oluş nedeninin
ortaya çıkarılmasını bekleyen, ulaşım sorunu olmayan göl, yerli ve yabancı
turizme her yönüyle hizmet veren ve kıyı turizmi açısından önemli bir doğal
varlıktır.
Keban
Baraj Gölü
Türkiye'nin en büyük yapay gölüdür. Keban Baraj Gölü'nde su
avcılığı ve balık üretimi yapılmaktadır. Keban Baraj gölü kıyısında halkın
dinlenebileceği çok sayıda piknik alanları ve balık evleri bulunmaktadır. Keban
Baraj Gölü'nün oluşması sırasında meydana gelen ve Çırçır Şelalesi olarak
bilinen şelale, çevresini doğal park ve mesire yeri durumuna getirmiştir.
Cip
Baraj Gölü
İlimizin 10 km. batısında bulunan Cip Barajı, Murat Nehri
ile birleşen Cip Çayı üzerinde ve Cip Köyünün güneyinde yer almaktadır. Barajın
yapımıyla oluşan göl sularıyla 800 hektar alan sulanmaktadır. Göl çevresi ise
mesire yeri olarak kullanılmaktadır.
Sportif
Aktiviteler
Kamp
– Karavan
İlin Sivrice ilçesi , Güney Köyü, Hacıbey
mevkiinde faaliyette bulunan Turizm Bakanlığından İşletme Belgeli Tur-Pol Turistik Tesisleri bünyesinde 300 araç , 200 çadır, 50
karavan kapasiteli, yine Gezin Belediyesine ait Plajköy
Gazino ve Dinlenme Tesisleri bünyesinde 20 araç kapasiteli ve çok sayıda çadır
kurmaya elverişli kamp yeri ile Elazığ Belediyesine ait Kampta 200 araç, 100
çadır kapasiteli kamp yerinin yanı sıra Hazar Gölü kıyısında halka açık
yörelerde , Keban Baraj Gölü kıyılarında ve Cip Barajı mesire yerinde kamp
yapma imkanı mevcuttur. Özellikle Hazar Gölü kıyısında bulunan kamp yerlerinde
yılın Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında Çadır kurarak dinlenenlerin sayısı
oldukça artmakta ve burada tatil yapanlara çeşitli hizmetler sunulmaktadır.
Av
Turizmi
İlde Avcılık Kulübü tarafından av mevsiminde av partileri
düzenlenmekte olup, genellikle Keklik, Tavşan, Bıldırcın ve Tilki gibi çeşitli
türden hayvanlar avlanmaktadır.
Fırat Nehri ve Keban Barajının yapılması ile oluşan baraj
gölünde yaklaşık 20’den fazla balık türünün bulunduğu bilinmekte olup, Bu balık
çeşitleri arasında en fazla beğenilen ve avlanan Aynalı Sazan balığıdır.
Olta
Balıkçılığı
Etrafı doğal ve yapay göllerle çevrili olan Elazığ’da
özellikle Keban ve Karakaya Baraj gölleri kıyılarında
sportif amaçlı olta balıkçılığı büyük ölçüde yapılmaktadır.
Kayak
Merkezi
Sivrice
Hazar Baba
COĞRAFYA
Elazığ, Fırat Havzası'nın "Yukarı Fırat Bölümü"nde
yer alan bir Doğu Anadolu kentidir. İl genellikle dağlar ve ovalarla kaplıdır.
İl toprakları, doğu ve güneyden, Güneydoğu Torosların
batı uzantılarıyla, kuzey ve batıdan ise Keban ve Karakaya
baraj gölleriyle çevrili bulunmaktadır.
Doğu Anadolu Bölgesinin güneybatısında yer alan Elazığ
İlinde bölgenin diğer bölümlerinden oldukça farklı ve karakteristik bir iklim
dikkati çekmektedir. İlin gerek coğrafi konumu, gerekse morfolojik özellikleri
bu elverişli durumun ortaya çıkmasında en büyük etken olmuştur. İlde karasal
iklim egemen olup, kışlar soğuk ve yağışlı, yazlar ise sıcak ve kurak geçmektedir. Ancak il çevresinde oluşturulan baraj gölleri,
iklimde kısmen sapmalar göstermektedir.
TARİHÇE
Elazığ, Doğu Anadolu'da tarihi Harput
Kalesi'nin bulunduğu tepenin eteğinde kurulmuş bir şehirdir. Mevcut tarihi
kaynaklara göre Harput'un en eski sakinleri M.Ö. 2000
yıllarından itibaren Doğu Anadolu'ya yerleşen Hurrilerdir.
Harput ve çevresi, 26 Ağustos 1071 Malazgirt
muharebesinden sonra 1085 yılında Türklerin eline geçmiştir. Çubukoğulları, Artukoğulları, Akkoyunlular ve Osmanlılar bölgede hüküm sürmüşlerdir.
NE
YENİR
Elazığ-Harput mutfağı yörenin
özelliklerine bağlı olarak çok büyük çeşitlilik ve zenginlik gösterir. İlin
kendine has ve kendi ismiyle anılan pek çok yemeği vardır. Bu yemekler
ülkemizin bir çok yöresinde Elazığ yemeği olarak yapılmaktadır. Kellecoş, işgene, Harput köfte, taş ekmeği, peynir ekmek, fodula, gömme,
ufalama, söğürtme, ışkın, pirpirim,
hesüde, gaygana, pestilli
yumurta, dolangel, kalbur hurması, dilber dudağı,
Elazığ'a has yemek ve tatlılardan bir kaçını örnek olarak verebiliriz.
Elazığ'dan
Yemek Tarifleri
Harput köftesi
Malzemeler:
yağsız kıyma
Bulgur
1 adet soğan
Baharat tuz
Maydanoz
Suyu için:
Yağ ve salça
Hazırlanışı:
Soğanlar yemeklik doğranır. Tüm malzeme karıştırılır ve
yoğrulur. Yağlı ve salçalı kaynayan suyun içine atılarak haşlanır.
Keşkek
Malzemeler:
2 su bardağı kuru fasulye
4 su bardağı aşurelik buğday
250 gr. kavurma veya haşlanmış dil
2 adet soğan
300 gr. tereyağı
1 yemek kaşığı salça
8 su bardağı su
tuz
Hazırlanışı:
Soğanlar doğrandıktan sonra pembeleşinceye kadar kavrulur.
Fasulyeler haşlanır ve süzülür. Soğanlara salça, su, fasulye, buğday ve et
katılır. Kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirilir. Pişerken sık sık tahta kaşık ile çarpa çarpa
ezilmeleri için karıştırılır. piştikten sonra servis tabağına alınır. Orta
kısmı çukurlaştırılır ve bu çukura eritilmiş tereyağ
dökülür.
LİNKLER
Elazığ Valiliği http://www.elazig.gov.tr/
Elazığ Belediyesi http://www.elazig-bld.gov.tr/
Fırat Üniversitesi http://www.firat.edu.tr/
OHAL Valiliği http://www.ohal.gov.tr/
Elazığ Emniyeti http://www.elazigemniyet.gov.tr/
YAPMADAN
DÖNME
Tarihi M.Ö. 2000 'li yıllara
uzanan Tarihi Harput şehrini görmeden,
Doğa harikası Hazar Gölü ve Buzluk Mağaralarını gezmeden,
Fırat'ın gerdanlığı olan Keban Barajı ile Elazığ Arkeoloji
ve Etnografya Müzesi görmeden,
Yörede üretilen üzümlerden yapılan Buzbağ
Şarabı almadan,
Orcik
ve pestil ile çedene kahvesi almadan,
...Dönmeyin.