RİZE
GENEL
BİLGİLER
Yüzölçümü:
3.920 km²
Nüfus:
348.776 (1990)
İl
Trafik No: 53
Doğu Karadeniz Bölgesinde yer alan Rize, bölgenin en karakteristik
özelliklerini gösterir. Anadolu'nun diğer bölgelerinden coğrafi yapısıyla
olduğu gibi kültürel yapısı ile de ayrılır. Dik yamaçlı vadileri, doruklara
ulaşılabilir dağları, buzul gölleri, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer
köprüleri ve kaleleri, coşkun akan dereleri ile çok özel bir turizm beldesidir.
İLÇELER:
Rize ilinin ilçeleri; Ardeşen, Çamlıheşin, Çayeli, Derepazarı,
Fındıklı, Güneysu, Hemşin, İkizdere, İyidere, Kalkandere ve Pazar'dır.
NASIL
GİDİLİR?
Karayolu:
Doğu Karadeniz şeridi üzerinde yer alan Rize; Trabzon-Samsun ile batıya, Sarp
Sınır Kapısı ile B.D.T. ülkelerine yine Hopa-Artvin ile güney doğuya ve İran'a
bağlanır.
Otogar Tel : (+90-464) 223 38 51
Denizyolu:
Yaz mevsiminde İstanbul'dan yapılan feribot seferleri Rize'ye kadar
uzanmaktadır.
Liman Tel : (+90-464) 612 10 71
GEZİLECEK
YERLER
Müzeler
Atatürk
Evi Müzesi (Mehmet Mataracı Konağı): Atatürk’e ait bazı
eşyalar yanında, bölgeden çıkarılan etnografik
eserlerin de sergilendiği Mehmet Mataracı Konağı’nın (Atatürk Evi Müzesi)
kuzeyinde geniş bir bahçesi vardır. 19. yüzyıl sonları sivil mimarisi
özelliklerini taşıyan yapı, iç sofalı planlı üç katlı bir evdir. İkinci katta,
kuzeydoğudaki oda, Atatürk'ün kaldığı odadır. Ulu Önder Atatürk 17 Eylül 1924
yılında Rize'yi ziyaret ettiği sırada Mataracı Mehmet Efendi’nin evinde misafir
edilmiş ve bu odada kalmıştır.
Zemin katta Rize il merkezinden toplanan kitabeler ve mezar
taşları, birinci katta ise bazı ahşap oymalı mimari parçalar, dokuma araç
gereçleri, etnografik eserler sergilenmektedir.
İkinci katta ise Atatürk zamanından kalan eşyalar, Atatürk'e ait giysiler,
Kurtuluş Savaşı ve Atatürk'e ait fotoğraflar bulunmaktadır.
Müze Tel : (+90-464) 213 04 29
Rize
Müzesi (Sarı Ev): Sarı Ev olarak bilinen ve 19. yüzyıl sivil
mimari örneği olan yapı, 1998 yılında müze olarak açılmıştır. Müzede etnografik eserler sergilenmektedir.
Etnografya
Müzesi
Adres: Müftü Mah. Kirazlık Sok.
No:2 - Rize
Tel: (464) 213 04 29
Kaleler
Rize
Kalesi: Rize kent merkezinin güneybatısında yer alan kale, iç kale
ve aşağı kaleden oluşmaktadır. İlk yapım tarihi konusunda kesin bilgiler
bulunmamaktadır. İç kale M.S. 6. yüzyılda yeniden inşa edilmiş, 14. yüzyıl
başlarında da Cenevizliler tarafından aşağı surlar yapılmıştır. Kale, Osmanlı döneminde
onarılarak kullanılmıştır. Kısmen düzgün, kısmen moloz taşla yapılmış olan iç
kale surları 1,5 m. kalındığındadır ve yarım daire planlı beş kuleye sahiptir.
Zamanında iç kaleden kuzeydoğu ve kuzeybatıya uzanan ve
denize ulaşan aşağı kaleden günümüze batı surlarının bir bölümü ve bazı kuleler
kalmıştır.
Zil
Kalesi: Ortaçağın sonlarında yapıldığı tahmin edilen kale Çamlıhemşin ilçesindedir. Çam ormanları ile kaplı bir
vadiye hâkim bir noktada bir kaya kütlesinin üstüne moloz taşlardan inşa
edilmiştir. Duvarları 1,5-2 m. kalınlıktadır. Kalenin doğusu, güneyi ve kuzeyi
doğal uçurum olup, yalnızca batı ve kısmen kuzeyde yüksek surlar bulunmaktadır.
Kale-i
Bala: Çamlıhemşin ilçesinin 40 km.
güneyindedir. 150 m. yüksekliğinde bir tepenin üstünde kurulu kalenin MÖ. 200
yıllarında yapıldığı sanılmaktadır.
Kız
Kalesi Pazar ilçesinin batı girişinde denizin içerisine bir kaya
üzerine inşa edilmiş olup, Bizans döneminden (M.S. 8. yüzyıl) kalmadır. Bu
yapı, günümüzde tek bir gözetleme kulesiyle ayakta durmaktadır.
Zeleki Kalesi
Çayeli ilçesinin doğusunda yer alan kale, 12. yüzyılda Bizans döneminde inşa
edilmiştir. Bu gün harap durumdadır.
Camiler
İslam
Paşa Camii (Kurşunlu Cami): Rize kent merkezinde çarşı
içindeki cami 16. yüzyıl yapısıdır. Kesme taştan dikdörtgen planlı olup, 24
pencereli bir kubbeye sahiptir.
Gülbahar Camii:
Rize kent merkezinde bulunan cami 16. yüzyılda Yavuz Sultan Selim’in annesi Gülbahar Hatun tarafından yaptırılmıştır. 1952 yılında bir
onarım geçiren cami kare planlı olup, bir kubbeye ve tek şerefeli bir minareye
sahiptir.
Caferpaşa Camii:
Çayeli ilçesinin girişinde yer alan cami, Rize Fatihi Cafer Paşa tarafından 16.
yüzyılda yaptırılmıştır. Cami basit planlı ve çatısı kiremitle örtülüdür.
Girişinde mermer kitabesi vardır.
Kaplıca
ve İçmeceler
Ayder
Kaplıcası ülkenin önemli kaplıcaları arasındadır. Rize'ye 20 km. mesafedeki Andon İçmecesi yöre halkı tarafından ilgi görmektedir.
İçmecenin suyu renksiz, kokusuz ve berraktır. Ayrıca, İkizdere-Şimşirli
İçmecesi, Çayırlı Maden Suyu çeşitli hastalıklara iyi geldiği bilinmektedir.
Şelaleler
Ağaran
Şelalesi: Çayeli'ne 12 km., Rize merkeze ise 30 km. mesafede olan ve
Çayeli'nin içinden akan Şairler deresi üzerinde bulunan Şelale, gerçek bir
tabiat harikasıdır.
Yaylalar
Kaçkar
sıradağlarının eteklerinde, Çamlıhemşin, Hemşin, ve İkizdere ilçelerinde
yoğun biçimde yer alan yaylalar, iyi korunmuş özgün mimarili evleriyle
bulutların ötesinde bir hayat sunar. Bu yaylalardan Ayder,
Aşağı-Yuları Kavron, ve Anzer
Yaylaları Turizm Merkezi ilan edilmişlerdir.Bu yaylalar özellikle yaz aylarında
yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olur.
Ayder
Yaylası, Çamlıhemşin-Aşağı ve Yukarı Kavran
Yaylaları, İkizdere-Anzer (Ballıköy) Yaylası Turizm Merkezi, İkizdere-Çağırankaya Yaylası, Elevit Yaylası
diğer önemli yaylalardır.
Milli
Parklar
Kaçkar
Dağları Milli Parkı
Kuş
Gözlem Alanı
Doğu Karadeniz Dağları
İl: Trabzon, Gümüşhane, Bayburt, Rize, Erzurum, Artvin
İlçeler: Önemli kuş alanları içinde 32 ilçe bulunmaktadır
Yüzölçümü: 1230000
Rakım: 0 - 3932 m
Koruma: kısmen
Başlıca Özellikleri: orman, dağ, göç geçidi
Kuş Türleri: Sakallı akbaba (20 çift), kızıl akbaba (20
çift), kara akbaba (10 çift), kaya kartalı (10 çift), huş tavuğu (tüm Türkiye popülasyonu bu önemli kuş alanları içinde bulunur) ve
ürkeklik popülasyonlarıyla önemli kuş alanları
statüsü kazanır. 1993 yılında yapılan bir araştırmada önemli kuş alanları
sınırları içinde kalan yedi bölge incelenmiş, bunların altısında toplam 134
erişkin erkek huş tavuğu tespit edilmiştir. Araştırma yapılan alanın darlığı ve
uygun yaşam ortamlarının genişliği göz önünde bulundurulduğunda, önemli kuş
alanlarındaki toplam huş tavuğu popülasyonunun 1000
çifti aştığı varsayılabilir. Ancak geçen yıllar içerisinde birçok önemli yeni
göç vadisinin keşfedilmesi, bu rakamların çok daha yüksek olabileceğini
göstermektedir.Doğu Karadeniz Dağları, Türkiye'de Avrasya Yüksek Dağlık (Alpin) biyomunu temsil etmesi
dolayısıyla önemli kuş alanları statüsü kazanan tek alandır.
Sportif
Etkinlikler
Rize, yaylaları ve sarp dağları ile doğa yürüyüşü ve
dağcılığa, coşkun nehirleri ile kano ve raftinge, 2400-3000 metre yükseklikte
bulunan Buzulyalağı ve Moren göllerinin bazıları
balıkçılığa elverişli bir coğrafyaya sahiptir.
Kaçkar
Dağlan hızlı akışlı akarsuların kaynağıdır. Bunların en önemlisi Çamlıhemşin' den Ardeşen' e doğru
akıp denize dökülen Fırtına Deresi, Taşlıdere ve İyiderelerdir. Bu derelere kanoculuk için gerekli debi
rejim miktarı yeterlidir. Bu akarsular dışında küçük büyük birçok dere
mevcuttur.
Fırtına Deresi
Kaçkar
Dağları (Dağcılık )
COĞRAFYA
Rize, güneyinde yer alan dağların sahilden itibaren
yükselmeye başlaması ve yüksek dağ eteklerinden doğarak Karadeniz'e akan
akarsuların yoğunluğu nedeniyle engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Sarp ve
engebeli arazi yapısının ve iklimin de etkisiyle ilin bitki örtüsünü ormanlar
oluşturmaktadır.
Rize, yağışlı iklimi ve çok sayıdaki yer altı su kaynakları
sayesinde Türkiye'de akarsu yoğunluğu en fazla olan illerden biridir. Rize'de
yazlar serin, kışları ılıman ve her mevsimi yağışlı bir iklim görülür.
TARİHÇE
Rize adının, M.Ö. 7. yüzyılda başlayan kolonizasyon
döneminde, yörede bol pirinç yetiştirilmesinden ötürü kent yakınlarından geçen
çaya verilen “Rhizios” veya sonraki dönemlerde
verilen “Rhizaion” dan geldiği söylenmektedir.
M.Ö. 2. bin başlarında tarım ve hayvancılıkla uğraşan kimi
toplulukların yaşadığı tahmin edilen Rize ve çevresinin yazılı tarih dönemi,
M.Ö. 7. yüzyılda Miletli denizcilerin yaptıkları
seferlerle başlamaktadır. Bu dönemde Miletliler Doğu
Karadeniz kıyılarında ticari yerleşimler kurmuşlardır. Daha sonra Kimmer, Med ve Pers akınlarına
uğrayan yöreyi MÖ. 180’de Kral Pharnakes, M.Ö. 1.
yüzyılda da Partlar ele geçirmiş olup, yöre M.S. 10
yılında Roma egemenliğine girmiştir. M.S. 4. yüzyıldan başlayarak Sasani ve Bizans arasında sürekli el değiştirmiş, 1071
Malazgirt Savaşı’ndan sonra Türklerin eline geçmiş, ancak Selçukluların batıya
yönelmesiyle tekrar Bizans egemenliğine girmiştir. Rize’nin bir kısmı 1461’de diğer
yöreleri de 1509’da Osmanlı topraklarına katılmıştır. Rize, cumhuriyetin
ilanından sonra, 1924 yılında il olmuştur.
NE
YENİR?
Yörede lahana ve hamsinin özel bir yeri vardır. Çünkü bütün
yemek çeşitleri bunlar etrafında yoğunlaşmıştır. Belli başlı yemek çeşitleri;
Ayran doğraması, çılbır, çırıhta, çirmulis,
fasulye tavalisi, hamsili pilav, hamsili ekmek, hamsi
kuşu, hamsi tavalisi, herse, hoşme,
kabak felisi, kabak sütlisi
lahana çorbası (vurma lahana), minci, muhlama, ormanlı hamsi, paluze, papara pasmanika,
pekmezli kabak , sarma (lahana sarması)dır.
Orman üst zonunun üzerinde bulunan
yaylalarda ve çayırlık alanda arıcılık yapılmaktadır. Kimyevi maddenin henüz
ulaşamadığı çiçek çeşitliliğinin ve diğer avantajların desteklediği üretim
yörede "Anzer Balı" ile dünyaca ünlüdür.
NE
ALINIR?
Hala el sanatı üretimlerinin sürdürüldüğü yörede ahşap ve el
örgü ürünleri alınabilir. Hemşin çorabı, Rize bezi (feretiko) ünlü dokumalardır. Çay sepeti, üzüm sepeti, meyve
sepeti, piknik sepeti gibi hasır örme eşyalar yörede bol miktarda
bulunmaktadır. Şimşir kaşık türleri, İskemleler, kemençe ve maket taka
alınabilecek diğer ahşap ürünlerdir. Yörenin ünlü Anzer
balı unutulmamalıdır.
LİNKLER
Rize Valiliği http://www.rize.gov.tr
YAPMADAN
DÖNME
Yaylalara çıkmadan,
Ayder'de
kaplıcaya gitmeden,
16. yüzyıl İslam Paşa Camii ile Ceneviz kalesinin
kalıntılarını görmeden,
Yörede eski bir gelenek olan ve özellikle Ardeşen İlçesinde yapılan Atmaca avcılığını izlemeden,
Anzer
Balını tatmadan,
....Dönmeyin.