AKSARAY
GENEL
BİLGİLER
İl
Trafik No: 68
Aksaray, M.Ö. 8. bin yıla kadar uzanan tarihi, günümüze
kadar hüküm süren çeşitli medeniyetlere ait kültürel varlıkları, tabii güzellikleri
ve ticari bir merkez olması dolayısıyla hiçbir dönemde önemini yitirmemiştir.
Kapadokya'nın kapısı konumundaki Aksaray, kültürel varlıkları yanında doğal
zenginlikleri ile de ziyaretçilerine değişik ve ilginç tatil olanakları
sunmaktadır. Orta Anadolu Bölgesi’nde, tarihi İpek Yolu'nun önemli
merkezlerinden birisi olan Aksaray, günümüzde de doğu-batı ve kuzey-güney
yönleri arasında uzanan ana bağlantı yollarının kavşağında yer almaktadır. Güzelyurt'u, Ihlara Vadisi, Sultan Hanı, Eğri Minare’si, kış
sporları turizm merkezi ilan edilen Hasan Dağı ve Ziga
Kaplıcaları ile Anadolu'nun ortasında çekici bir merkez konumuna gelmiştir.
İLÇELER:
Aksaray ilinin ilçeleri; Ağaçören,
Eskil, Gülağaç, Güzelyurt, Ortaköy ve Sarıyahşi'dir.
Ağaçören:
Ağaçören ilçesi M.Ö. III ve VI y.y.'da Hititler
zamanında yerleşim alanı olarak kullanılmış, daha sonra Bizanslılar zamanında
Kapadokya sınırları içerisinde kalmıştır. Bu zamana ait belgeler ilçe sınırları
içinde kalan Taşkale ve Kilise mevkilerinde ki
kalıntılardan anlaşılmaktadır.
Eskil:
Eskil, Tuz gölünün güneyinde Aksaray ili'ne 67 km. Konya ili'ne 115 km.
uzaklıkta düz bir ova üzerinde kurulmuştur. Yüzölçümü 1601 km², nüfusu
22.212'dir. Eskil halkı genelde çifçilikle uğraşmakta
olup, Buğday, arpa ve şekerpancarı yetiştirmektedir. Ortakuyu,
Köşk, Çukuryurt, Hacıeyvatlı
(höyüklü), Mutlu, Culfa, Sarsak, Tosun yaylalarında
höyükler mevcut olup, buralardan mimari eser döküntüleri, insan, ilah ve ilahe
heykelleri kalıntıları çıkmaktadır. Bizanslılardan kalma tiyatro yeri
kalıntıları günümüzde mevcuttur.
Gülağaç:
Aşıklı Höyükte Mamasun Barajı nedeniyle yapılan
kurtarma kazılarında yörede M.Ö. 8000 yıllarında insan topluluklarının yaşadığı
tespit edilmiştir. Gülağaç'a bağlı Saratlı ve Camiliören köylerinde
yeraltı şehirleri bulunur.
Güzelyurt:
Günümüzde "Yüksek Kilise" olarak bilinen "Analipsis
Tepesi" ve civarında çok miktarda işlenmiş obsidiyenden
(volkanik cam) yapılmış taş baltalar ve seramik parçalarına rastlanması, burada
"Kalkolitik Çağı" insanının yaşadığını göstermektedir.
Manastır Vadisi, Ihlara Vadisi, Analipsis
Tepesi civarındaki "Peri Bacaları", Göreme ve Zelve gibi Kapadokya
Bölgesi yüzey şekillerine iyi bir örnektir. Deniz seviyesinden 1485 m.
yüksekliktedir. Burada tam bir yayla havası hüküm sürer.
Ortaköy:
İlçede yapılan kazılarda elde edilen buluntular buraların Eski Tunç Çağı'na
uzanan tarihini ortaya çıkarmıştır. Büyük Türk mutasavvıfı Yunus Emre'nin
türbesi Ortaköy'ün Sarıkaraman
kasabası yakınlarındaki Ziyaret Tepesindedir.
NASIL
GİDİLİR?
Karayolu Aksaray doğu ve batı, kuzey ve güney yönlerinde
uzanan karayollarının kavşağında ve Kapadokya'nın girişinde yer almaktadır.
Otogar Tel : (+90-382) 213 78 00
GEZİLECEK
YERLER
Müzeler
ve Örenyerleri
Müzeler
Aksaray
Müzesi
Adres: Zinciriye Mah. Aksaray
Tel: (382) 213 16 67
Faks: (382) 213 09 42
Örenyerleri
Acemhöyük
- Merkez/Yeşilova
Aşıklıhöyük
- Gülağaç/Kızılkaya
Belisırma
- G.Yurt/Belisırma
Ihlara - G.Yurt/Ihlara
Manastır Vadisi - Güzelyurt
Nora
- Merkez/Helvadere
Selime - G.Yurt/Selime
Nora (Viranşehir) Antik Kenti
Aksaray'ın 30 km. güneyinde Hasan Dağı'nın eteğinde kurulmuş
olan antik Nora kasabası stratejik mevkide önemli bir
askeri merkezdir. Roma ve Bizans dönemlerinde önemini koruyan kasabada bugün
birçok kilise bulunmaktadır. Ayakta kalan yapılar Bizans dönemine aittir. Bu
kiliseler kısmen tahrip olmuşsa da çeşitli freskler halen göze çarpmaktadır.
Aşıklı
Höyük
Aksaray'ın 25 km. güneydoğusunda yer alır. 1989 yılından
beri arkeolojik kazılar yapılmaktadır. Aşıklı Höyük Anadolu'da Akeramik Neolitik Dönem'e (günümüzden on bin yıl önce) ait
en eski "ilk köy yerleşimlerini" sergileyen önemli ören yerlerinden
biridir.
Musular
Höyük Aksaray'ın yerleşim tarihinin Aşıklı Höyük'ten sonraki
en eski örneklerinden birini oluşturan Musular Höyük,
Gülağaç ilçesi Kızılkaya
köyünde, Melendiz Irmağı'nın batısında yer
almaktadır.
Musular'a
ilk kez günümüzden 8000 yıl önce yerleşildiği saptanmıştır. Şimdiye kadar iki
ana dönem tespit edilmiştir. Bunlardan ilki prehistorik
terminolojide "çanak çömleksiz neolitik" olarak adlandırılan akeramik dönemdir.
Sonraki yerleşme evresi "çanak çömlekli" evreye
aittir. Bu dönemde yerleşenler önceki yapı kalıntılarını düzlemiş, bunun
üzerine kalınca sarımsı renkte bir toprak tabakası sermiş ve bu düzlem üzerine
kendi yapılarını inşa etmişlerdir.
Acemhöyük
Aksaray'ın 18 km. kuzeybatısında Yeşilova'dadır. M.Ö. 3000
yılında iskân görmüş, en parlak devrini M.Ö. 2000-1750 yıllarında yaşamıştır.
Şehrin o zamanki ismi kesin olarak bilinmemekle beraber, yerli ve yabancı bilim
adamları tarafından Puruşhanda olduğu sanılmaktadır.
1948 yılından itibaren sistemli bir şekilde devam eden kazılar neticesinde
Höyükte Assur Ticaret Kolonileri dönemine ait büyük
bir saray ve deposu ortaya çıkarılmıştır. Üçüncü katta açığa çıkarılmış olan
iki saray yapısı yalnız Acemhöyük için değil, Anadolu
mimarlık tarihi açısından da önemlidir.
Ihlara
Vadisi : Bugün görülebilir 14 durumda kilise mevcuttur. Bunlardan 10
kadarı canlılığını ve renk uyumunu korumaktadır ve halen gezilebilmektedir.
Vadi, doğal yapısı itibariyle 9. yüzyıldan itibaren keşişler
ve rahipler tarafından çok uygun bir inziva ve ibadet yeri, savaş döneminde ise
dinlenme, korunma yeri olarak kullanılmıştır. Vadide yer alan kiliselerde “Hz. İsa'nın Doğumu”, “Müjde”, “Ziyaret”, “Mısır'a Kaçış”,
“Son Akşam Yemeği” gibi İncil'de geçen konular fresko
tekniğindeki resimlerde betimlenmiştir.
Ihlara Vadisi'ndeki kayalara oyulmuş freskli kiliseler,
korunarak yeryüzünde eşine rastlanmayan bir tarihsel ve dinsel miras olarak
günümüze dek varlıklarını sürdürmüşlerdir.
İlk çağlardan itibaren tabiatla tarihin bir arada bulunduğu
Ihlara Vadisi'ndeki kiliselerin resim tekniği iki kısma ayrılır. Ihlara
civarındaki kiliseler Kapadokya tipi diye bilinen sanat özelliklerini gösterir.
Yer
Altı Şehirleri : İldeki yer altı şehirleri genellikle Güzelyurt ve Gülağaç ilçelerinde
yoğunluk kazanmakla birlikte, gerek merkez ilçe ve gerekse Ortaköy’de
de yer altı şehrine rastlamak mümkündür. Güzelyurt ilçe
merkezi ve Manastır Vadisi’nde 3 adet açık yer altı şehri vardır. Gülağaç ilçesinde Saratlı Yer
Altı Şehri ziyarete açılarak, aydınlatılmıştır.
Camiler,
Türbeler, Kiliseler
Ulu Camii, Eğri Minare (Kızıl Minare), Tapduk
Emre Türbesi (Tapduk Emre Köyü), Şeyh Hamid-i Veli (Somuncu Baba) Türbesi (Merkez), Kılıçarslan Türbesi (Merkez) : Şeyh Cemaleddin-i
Aksarayi İtifakhanesi, Çilehanesi ve Mescidi Aksaray'ın en önemli cami ve
türbeleridir.
Aksaray
Cami, Türbe ve Kiliseleri
Ulu
Cami (Karamanoğlu Cami-Merkez)
Yığma bir tepe üzerinde bulunan caminin kitabesinde,
1408-1409 yıllarında Karamanoğlu Mehmet Bey
tarafından Mimar Mehmet Firuz Bey’e yaptırıldığı
yazılıdır.
Tipik bir Karamanoğlu eseri olan
caminin en önemli özelliği; abanozdan yapılmış, Selçuklu devri ahşap
işçiliğinin şaheser bir örneği olan minberidir.
Eğri
Minare (Kızıl Minare-Merkez)
Selçuklu dönemine ait olup, 1221-1236 yılları arasında
yapıldığı sanılmaktadır. Kırmızı tuğladan yapıldığı için Kızıl Minare olarak
anılmaktadır.
Taptuk Emre Köyü ve Türbesi (Taptuk Emre Köyü)
Aksaray ilinin kuzeyinde 20 kilometre mesafede bulunan köy,
küçük Ekecik Dağı'nın eteğinde kurulmuş olup Taptuk Emre'ye ait olduğu söylenmektedir.
Dağ eteğinin en üst kısmında ise son yıllarda yeniden çevre
düzenlemesi yapılan cami ve türbe bulunmaktadır. Taptuk
Emre'ye ait olduğu söylenen mezar bozulmadan üst kısmına taş sanduka
yapılmıştır.
Yunus
Emre Türbesi (Reşadiye Köyü-Ortaköy)
Aksaray ilinin Ortaköy ilçe
merkezine 20 km mesafede Reşadiye köyündedir. Türbenin bulunduğu tepe, halk
tarafından ziyaret tepesi olarak bilinmektedir.
Kaya
Cami (Güzelyurt)
Güzelyurt
ilçe merkezindedir. XIV. yüzyıldan kalmış olduğu sanılmaktadır.
Selime
Sultan Türbesi (Selime Köyü)
Selime köyünde bulunan türbe, gerek mimari, gerekse
dekoratif yönden erken devir özelliklerini göstermektedir. Türbede taş ve tuğla
işçiliği iç içedir. Mimari stili ve malzemeleri yönünden XIII. yüzyılın
başlarına tarihlenmektedir.
Kilise
Cami (Aziz Gregorius Kilisesi) (Güzelyurt)
Güzelyurt
ilçe merkezindeki Hıristiyanlık dönemi eserlerinden olup, Ortodoks alemi için
büyük önem taşımaktadır. M.S. 385 yılında kapalı haç planında inşa edilmiştir.
Daha sonra çeşitli ilave ve tamiratlarla değişikliğe uğrayan kilisenin, çan
kulesi minare haline getirilerek camiye çevrilmiştir.
Aziz
Anargiros Kilisesi (Güzelyurt)
Güzelyurt
ilçe merkezindedir. Kapalı haç planında olan kilise, kubbeleri ve kolonlorı dahil olmak üzere tümü kayaya oyularak
yapılmıştır.
Kilise, son olarak 1884 yılında tamir görmüştür.
Kubbesindeki 1887 tarihinden, fresklerinin onarımından üç yıl sonra yapıldığı
anlaşılır. Günümüzde Vatikan'dan buraya gelip hacı olanlar vardır.
Aziz Anargiros'un yortu günü olan
1 Kasım günleri kilisede hastalar büyük bir tören düzenleyerek sabahlara kadar
dua etmektedir.
Sivişli Kilise (Güzelyurt)
Kasaba içinde kayadan oyma bir kilisedir. Kubbede, ortada Hz. İsa ile Hz. Meryem'in,
kenarlarda havarilerin portreleri yer almaktadır.
Selime
Katedrali (Selime)
Kayalara oyulmuş yüksek bir yerde olan katedral içinde iki
sıra halinde sütunlar mevcuttur. Bu sütunlar katedrali üç sahana ayırmıştır.
Kale
Manastırı Kilisesi (Selime)
Kapadokya'daki dini kuruluşların en büyüklerindendir.
Manastır VIII. ile XIV. yüzyıl veya X. yüzyıl, kilisedeki figürlü freskolar ise X. yüzyıl sonu ile XI. yüzyıl başları arasına
tarihlenmektedir. İsa'nın göğe çıkışı, müjde, Meryem gibi tasvirleri vardır.
Yüksek
Kilise (Merkez)
Kızlar manastırı olarak bilinen kilise, dik kayalar üstüne
taş oymadır. İl merkezine yaklaşık 3 km mesafededir.
Kızıl
Kilise (Sivrihisar)
Kırmızı kesme taştan yapıldığı için Kızıl Kilise adını
almıştır. Kilise V.-VI. yüzyıla tarihlenmektedir.
Antik Nora Viranşehir (Helvandere Kasabası)
Aksaray'ın 30 km güneyinde Hasan Dağı'nın eteğinde kurulan
kasaba, Roma ve Bizans döneminin önemli yerleşimlerindendir. Kasabada bugün bir
çok kilise kalıntısı bulunmaktadır. Ayakta kalan yapılar Bizans devrine aittir.
Bu kiliseler kısmen tahrip olmuşsa da çeşitli freskler halen göze çarpmaktadır.
Ağaçaltı Kilisesi (Daniel, Pantanossa-Ihlara)
Ihlara Vadisi içerisinde, vadiye giriş merdivenlerinin güney
kısmındadır. Freskolarda, vahiy, ziyaret ve doğum,
Mısır'a kaçış, Hz. İsa'nın vaftizi ve Hz. Meryem'in ölümü işlenmiştir. Kubbede ise, göğe çekiliş
sahnesi yer alır.
Pürenli Seki Kilisesi (Ihlara)
Kayaya oyulmuş dört bölümden oluşmaktadır. Narteks zemininde mezarlar mevcuttur. Freskolar
X. yüzyıl başı ile XII. yüzyıl arasına tarihlenmektedir. Peygamberlerin
kehaneti, Meryem ve piskoposlar, müjde, ziyaret, çobanların tapınması gibi,
İsa'nın çocukluğu ve İncil'den çeşitli sahneleri konu alan tasvirleri
önemlidir.
Kokar
Kilise (Ihlara)
IX. yüzyılın sonuna veya XI. yüzyılın ikinci yarısına
tarihlenen freskolarındaki konular oldukça zengindir.
Son yemek, çarmıha gerilme, Mesih'in defnedilişi, göğe çekilme, havarilerin
görevleri gibi zaman zaman konu bütünlüğü gösteren
tasvirleri ilginçtir. Kilisenin iki mezar odasındaki süslemeler, kırmızı boya
ile yapılmış ilk örneklerdir.
Eğritas Kilisesi (Ihlara)
Çok büyük bir tapınak ve vadinin en eski yapılarından olduğu
anlaşılan kilisenin Meryem'e ithaf edildiği, doğu duvarındaki bir kitabede
belirtilmiştir. İki melek arasında oturan İsa, iki melek ve altı piskopos
arasındaki Meryem, Hz. Yusuf'un rüyası, Mısır'a
kaçış, vaftiz, Kudüs'e giriş gibi tasvirlerin yer aldığı fresklerin oldukça
yıpranmış olmalarına karşın, boyalarının çok renkli ve canlı oluşu dikkat
çekmektedir.
Sümbüllü
Kilise (Ihlara)
Manastır mekanları iki kat halinde kaya kütlesine
oyulmuştur. Mikail ile Cebrail arasında Meryem, İsa
ve fırında üç İbrani genci ile azizlerin tasvirleri vardır.
Yılanlı
Kilise (Ihlara)
Kuzeyindeki ve güneyindeki dar haç kolları, tavanı kabartma
bir haçla bezeli merkez mekanı çevreler. Çarmıhta İsa, Kudüs'e giriş, Mısırlı
Meryem'in gömülmesi, ziyaret gibi tasvirler vardır.
Saint
Georges Kilisesi (Kırkdamaltı
Kilisesi-Belisırma)
Bölgedeki en yüksek kilise olup, 1283-1295 yılları arasında
yapıldığı sanılmaktadır. Kilisenin kitabesi kilisenin tüm çevresini
dolanmaktadır. Kilisedeki fresklerde incilin hikaye ettiği tüm konular ile
Selçuklu Sultanı II. Mesud'un resmi tasvir
edilmiştir.
Bahattin
Samanlığı Kilisesi (Belisırma)
Tek koridorlu bir kilisedir. Kuzey ve batı yan duvarlara
oyulmuş birer hücre ile güney duvara oyulmuş üç hücre kubbesi de beşik çatı
şeklindedir.
Direkli
Kilise (Belisırma)
Kilisenin içindeki kapıdan keşişlerin türbelerine ve
kilisedeki görevlilerin ikametgahlarına gidilmektedir. Kilise üstündeki
sütunlarda ikişer sıra halinde resimler vardır. Azizlerin ve Havarilerin iki
taraflarında kitabeler görülür. Bir manastır kilisesi olup XI. ve XIII. yüzyıl lara tarihlenmektedir.
Ala
Kilise (Belisırma)
Köyün kuzeyinde ve vadinin doğu yamacında kayaya oyulmuş bir
kilisedir. Hıristiyanlığın serbest bir hale gelmesinden sonra yapılmıştır.
Cephesinin üst kısmında Havarilerin ve azizlerin resimleri yer almaktadır.
Doğum, Anastasis, Kudüs'e Giriş, Mısır, Meryem'in
Takdis Edilmesi gibi tasvirler yer almaktadır.
Karagedik Kilisesi (Belisırma)
Dik kayaya yaslanmış otlarla örtülü bir tepe üzerinde
kurulmuştur. XI. yüzyıl Bizans üslubunda yapılmış büyük bir kilise olup, Çanlı
Kiliseyi andırmaktadır.
Hanlar
Alayhanı
Aksaray-Nevşehir karayolu üzerinde Alayhan
köyü sınırları içerisindedir. Hanın ön ve avlu kısmı yıkılmıştır. II. Kılıçarslan döneminde Uçbeyi olan Pervane Bey tarafından
yaptırıldığı tahmin edilmektedir.
Öresin
Han
Aksaray-Nevşehir karayolunun 22 km.sinde, Selçuklulardan
kalma bir handır. Orta kubbesi ve kapısı yıkılmıştır. Pencereleri mazgal
şeklindedir. Altışar kemerli gözleri vardır.
Sultan
Hanı
1228-1229 Yıllarında Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılmıştır. Selçuklu devrinin
mimari taş işçiliği ve süsleme sanatları bakımından şaheser bir örnektir.
Ticari ve askeri açıdan önemli olan Konya-Aksaray yolunun emniyetini sağlamak
için kurulmuştur. Yazlık, kışlık, mescid ve ahır
bölümlerinden oluşan klasik Selçuklu hanları tipindedir.
Ağzıkara Han
Aksaray-Nevşehir karayolunun 15.km'sinde
bulunan han, Osmanlı kaynaklarında Hoca Mesud Hanı
olarak geçmektedir. Yapımı 1231 tarihinde Alaaddin Keykubat döneminde
başlanmış, 1239 'da Gıyaseddin Keyhüsrev
devrinde tamamlanmıştır. Hamamı, imareti, yazlık ve kışlık bölümleri ile tam
teşekküllüdür. Hanın kapısı Selçuklu taş süsleme sanatının tüm özelliklerini
gösterir.
Kaplıcalar
Ziga Kaplıcaları
Aksaray’da termal turizm denilince Ziga
Kaplıcaları akla gelir. Aksaray’a 35 km. mesafede Ihlara yolu üzerindedir.
Başta romatizma hastalıkları olmak üzere metabolizma bozuklukları, sindirim
sistemi hastalıkları, deri hastalıkları, göz hastalıkları ve kadın hastalıkları
ile nevralji, nefrit ve kırık çıkık vakalarına iyi gelmektedir.
Paşa
Hamamı
Osmanlı devri eserlerindendir ve şehir merkezinde Zinciriye Medresesi yanındadır. II. Abdülhamit Seraskeri
Hacı Ali Paşa tarafından yaptırılmıştır. Kadın ve erkek kısımları vardır. Dört
kubbelidir. Hamam ildeki taştan yapılmış tipik ve tek Osmanlı eseridir.
Kuş
Gözlem Alanı
Eşmekaya
Sazlığı Kuş Alanı ve Tuz Gölü Kuş Alanı Aksaray ili sınırları içinde
bulunmaktadır.
Konya Kapalı Havzası
Sportif
Etkinlikler
Dağ-Doğa
Yürüyüşü
Hasandağı
dağcılık ve kış sporları yapmaya elverişlidir. Halen yerli ve yabancı dağcı
gruplarının rağbet ettiği Hasandağı'nda. Klimatizm, orman içi dinlenme alanı ve yaylacılık ile dağ
bisikleti, atlı tur gezintileri ve doğa yürüyüşü yapılmaktadır.
Olta
Balıkçılığı
Mamasun,
Hirfanlı ve Kültepe baraj
göllerinde tatlı su levreğiyle aynalı sazan balıkları yetiştirilmektedir. Yine
çok sayıda bulunan göletlerde levrek, sazan, alabalık ve yayın balığı
yetiştirilmektedir. Melendiz dağlarından doğan ve Tuz
Gölüne boşalan Uluırmak'ta çok sayıda mercan balığı
bulunmaktadır. Mamasun Baraj Gölünde yetiştirilen
tatlı su ıstakozu (kerevit) yurt dışına ihraç edilmektedir.
COĞRAFYA
Aksaray, kuzeyden Kırşehir, doğudan Nevşehir, güney doğudan
Niğde, kuzey batıdan Ankara ve batı ve güneyden Konya illeri ile çevrilidir.
Türkiye'nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölünün
güneydoğusunda yer alan Aksaray ilinin yeryüzü şekillerini, Hasan Dağı, Melendiz Dağları ve Ekecik Dağı
gibi eski volkanik dağlar ile bu dağlardan püsküren lavların meydana getirdiği
platolar ve ovalar oluşturmaktadır.
Aksaray İlinde İç Anadolu iklimi olan karasal iklim
özellikleri görülmektedir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise soğuk ve
genellikle karlı geçmektedir.
TARİHÇE
Kapadokya Bölgesi içinde yer alan Aksaray ili M.Ö. 8.binden
itibaren iskan edilmiştir. Aşıklı Höyük, Akeramik
Neolitik Döneme ait Anadolu'daki ilk köy yerleşimlerinden birisidir.Tarihi
süreç içerisinde Aksaray çeşitli medeniyetlere beşiklik yapmıştır. M.Ö.
3000-2000 yılları arasında Asur Ticaret Kolonileri Devrinde en önemli ticaret
merkezlerinden birisi kent merkezi yakınlarındaki Acemhöyük'tür.
İlde daha sonra Hitit, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemleri yaşanmıştır.
M.S. I. yüzyılda havari Aziz Paul ve müridleri
tarafından Anadolu'da yayılmaya başlayan Hıristiyanlık çok tanrılı Roma
taraftarlarının büyük tepkisine neden olduğundan, ilk Hıristiyanlar
korunmak amacıyla bu yöreye
gelmişlerdir.
1142 yılında Selçuklu egemenliğine giren, 1923 yılında il
olan Aksaray, 1933 yılında Niğde iline bağlı ilçe, 1989 yılında ise tekrar il
olmuştur.
NE
YENİR?
Aksaray’da hububat üretiminin geniş bir alana yayılmış
olması ile bundan yapılan yiyecekler, hayvancılığın gelişmiş olması dolayısı
ile yemek kültürüne yansımış, bamya çorbası, çörek, şepe,
erişte, kuskus, mayalı, dolma mantı, soğanlama, çiğleme,sarığıburma, höşmerim bilinen yöresel yemeklerdir. Helvadere kasabasının da alabalıkları lezzetleriyle
ünlüdür.
Aksaray'dan
Yemek Tarifleri
Bamya
Çorbası
Malzemeler:
250 gr. bamya,
200 gr. et,
1 adet soğan,
1 domates,
1 yemek kaşığı salça,
1 limon
Hazırlanışı:
Bamya sıcak suda 15 dakika kaynatılarak, limon tuzlu su ile haşlanır. Tencere
içine yağ ile bir adet soğan ve et ilave edilerek soğan kızarıncaya kadar
pişirilir. Rendelenmiş domates ile bir kaşık salça ilave edilerek yemek
kaynamaya bırakılır, limon ilave edilir. Hazırlanan bamya yemeğe ilave edilerek
servis yapılır.
Çiğleme
Malzemeler:
500 gr. un,
2 bardak su,
250 gr. taze kaymak
tuz
Hazırlanışı:
Hazırlanan un ile su hamur haline getirilir. 15 dakika dinlenen hamur merdane
ile küçük yuvarlak şeklinde açılır. Arasında bir tatlı kaşığı kaymak ilave
edilip kapatılır. Teflon tavada kısık ateşte çevrilerek pişirilir. Tekrar
üzerine kaymak ilave edilerek servis yapılır.
NE
ALINIR?
Türk halı dokumacılığının bugün Anadolu’da devam ettirildiği
yerlerden birisi de Aksaray Taşpınar’dır. Taşpınar halılarının günümüze değin koruduğu özelliklerden
bir tanesi atkı, çözgü ve düğüm iplerinin tamamen yün olmasıdır. İplerin
renklendirilmesinde ise genelde doğal boya kullanılmaktadır.
Taşpınar
halıları taban, kelle, çift somya, minder, namazlık, yastık, heybe ve eğerlik
örtüsü adı verilen çeşitlerde dokunmuştur. Son yıllarda en çok yastık ve yen
halısı denilen çift halı dokunmaktadır.
LİNKLER
Aksaray Valiliği http://www.aksaray.gov.tr
Aksaray Belediyesi http://www.aksaray-bld.gov.tr
YAPMADAN
DÖNME
Ihlara Vadisi, Güzelyurt'u
gezmeden, Eğri Minareyi görmeden,
Helvadere
de Alabalık - Ihlara Vadisinde Saç tavayı tatmadan,
Taşpınar
Halısı almadan,
Ihlara Festivali ve Güzelyurt'ta
15 - 30 Ağustos ta düzenlenen Eski ve Yeni Gelveri
Festivalini (Yörede yaşayan Yunanlıların Yöreyi ziyaretleri nedeniyle
düzenlenmektedir.) izlemeden,
....Dönmeyin.